Ergonominin temel amacı, insan yeteneklerini en iyi şekilde kullanarak onu en uygun işe yerleştirmek ve performansını en yüksek düzeye çıkarmaktır.

Ebat: px
Şu sayfadan göstermeyi başlat:

Download "Ergonominin temel amacı, insan yeteneklerini en iyi şekilde kullanarak onu en uygun işe yerleştirmek ve performansını en yüksek düzeye çıkarmaktır."

Transkript

1 1 ERGONOMİ (Ergonomics, Human Factors) : insan ile çalışma ortamı arasındaki ilişkileri kapsamlı olarak inceleyecek bir disiplin, bilim dalı, Ergonomi, maksimum performansı (verimlilik vb.) minimum insani maliyet (stres, kazalar vb.) ile elde etmektir. Ergonomi insana ait özelliklerin, bilgilerin, yeteneklerin ve becerilerin bilinmesi ve bunlara ait alt ve üst sınırların belirlenmesi, insana yaraşır bir iş düzenlemesinin en önemli değerlendirme ölçütüdür Ergonominin temel amacı, insan yeteneklerini en iyi şekilde kullanarak onu en uygun işe yerleştirmek ve performansını en yüksek düzeye çıkarmaktır. Endüstriyel Ergonomi, çalışan (işçi, worker) için, sağlık ve güvenliğinin yükselmesi ile yüksek moral kaynağı olurken, çalışanların performanslarının artırılması da işletme için artan kalite, üretkenlik ve rekabet edebilirliktir. Alphonse Chapanis: Ergonomi, üretken, güvenli, rahat ve etkili insan kullanımı için, insanın davranış, yetenek, sınır ve diğer özellikleri hakkındaki bilgileri ortaya çıkarır ve bu bilgileri araç, makine, sistem, iş ve çevre tasarımında kullanır. Ergonomi, sistem yaklaşımını, insan ve makine arasındaki ilişkiye uygular. Çalışanın refahını, güvenliğini, performansını ve aynı zamanda da iş verimini artırmaya yönelen ergonomi, hayatın insana uygun hâle getirilmesinde disiplinler arası bir yaklaşımı tercih eder. Ergonomi, insanlar ve insanların işte ve günlük hayatta kullandıkları ürün, ekipman, yöntem, kısacası tüm çevresi ile iletişimlerine odaklıdır. Ergonomi, insanların anatomik özelliklerini İnsan Vücudunun Anatomi ve Fizyolojisi), antropometrik karakteristiklerini, fizyolojik kapasite ve toleranslarını göz önünde tutarak, endüstriyel iş ortamındaki tüm faktörlerin etkisi ile oluşabilecek, fiziksel ve psiko-sosyal stresler karşısında, sistem verimliliği ve insan-makine-çevre uyumunun temel yasalarını ortaya koymaya çalışan, çok disiplinli bir araştırma ve geliştirme alanıdır.

2 Teknik mühendislik alanlarının yanı sıra, psikoloji, sosyoloji, fizyoloji ile sıkı etkileşimi bulunan ergonomide ağırlık, şeylerin tasarımında insanları nasıl etkilediğidir. Başka ifadeler ile, Ergonominin amaçları: 1) Çalışanla işi arasında iyi bir uyum sağlayarak, insanın çalışırken aşırı zorlanmalar yüzünden yıpranmasını önlemek öte yandan bu uyum sayesinde iş başarımını yükseltmektir. 2) Çalışanın işe değil, işin çalışana uydurulmasının sağlanmasıdır. Örneğin çalışma masasının yüksekliğinin artırılması çalışanın birçok kez işine ulaşmak için gereksiz yere aşağıya doğru eğilmesini önleyecektir. Ergonomi, çalışanla işi arasındaki istenen uyumu gerçekleştirebilmek için, öncelikle insanı yeteneklerini en iyi kullanabileceği bir işe yerleştirmeyi amaçlar. ***Wojciech Jastrzębowski (Polonyalı Biyolog) : Hakikatlere Dayanan Doğa Bilimleri Çekirdekleri, Ergonomi makale ile 1857 yılında sözlüklere girmiştir. Başlıca araştırmalar 20. yüzyılın ilk zamanlarına gidilerek izlenmesine rağmen, tanımlanabilir bir pratik ve çalışma alanı olan Ergonomi biliminin gelişimi ise II. Dünya Savaşı sıralarında (1940 larda) başlamaktadır. II. Dünya Savaşı nı izleyen yıllarda Avrupa ve Japonya fabrikalarını tekrar inşa etme görevleriyle karşılaştılar. ***iş-insan ilişkisi ilgilenen ilk akademik çalışmalar, İngiltere de kurulan Ergonomi Araştırma Konseyi, 1961 de Uluslararası Ergonomi Derneği (IEA) adını alarak günümüzde de çalışmalarını devam ettirmektedir. ERGONOMİNİN TÜRKİYE DEKİ GELİŞİMİ 1.Prof. Dr. Ahmet Fahri ÖZOK, (21 Şubat 1968) Ankara Makine Mühendisleri Odasınca düzenlenen İşbilim adlı bilimsel konferansta yaptığı sunu ile ergonomi ile tanışmış oldu. 2.Üniversitelerdeki ilk Ergonomi dersleri 1969 yılında İTÜ Makine Fakültesi nde Fabrika Organizasyonu dersinin dersi olarak verilmeye başlandı. İlk geniş Fabrika Organizasyonu dersinin ders müfredatı içinde (1000 kişinin her birinden 50 ölçü alınarak) TÜBİTAK desteğinde tamamlanmıştır Ulusal Ergonomi Kongresi, Kasım 1987 tarihlerinde İTÜ, Endüstri Mühendisliği Bölümü nde Prof. Dr. Ahmet Fahri ÖZOK tarafından düzenlenmiştir yılında Prof. Dr. Ahmet Fahri ÖZOK Türk Ergonomi Derneği ni kurmuştur. Türk Ergonomi Derneği, hâlen uluslararası bir dernek olarak 5.Dünyadaki ilk Uluslararası Uygulamalı Ergonomi Konferansı İSTANBUL 1996 tarihlerinde, Prof.Dr. Ahmet Fahri ÖZOK (İTU) ile Prof. Dr. Gavriel Salvendy (Purdue Universty, USA) 6.ERGOLAB: (fiziksel ergonomi laboratuvarı ) 2006 yılında Boğaziçi Üniversitesi, Endüstri Mühendisliği Bölümü nde Doç. Dr. Mahmut EKŞİOĞLU tarafından, Ergonomi Laboratuvarı, kurulmuştur. (biyomekanik, fizyolojik ve psikofizik çalışmaların yapılabileceği ekipman ve sistemlerle donatılmıştır) 7.Millî Prodüktivite Merkezi nin (MPM) Ergonomi, iş yerlerinde fiziksel ortamın iyileştirilmesi, Endüstri mühendisliğinin işletmelere katkısı gibi seminerler düzenlenmiştir. G. İncir Endüstriyel İşyerlerinde Çevre Koşullarının Etkileri (1976) (MPM)

3 Ergonomi (1980) (MPM) Dr. Necmettin Erkan, Ergonomi (1992) (MPM) en kapsamlı Ergonomi kitabı Ayrıca ülkemizde; Dr. E. Gönen İş ve İş gücü Planlaması (1988), A.E. Özkul ve A.S. Anagün Ergonomi (1996), Sabancı Ergonomi (1999), B.Ali Su Ergonomi (2001) F.C.Babalık Ergonomi (2005) Ç. Güler in editörlüğünde (2004) yayınlanan Sağlık Boyutuyla Ergonomi kitabı E. N. Dizdar ın da Toplam Ergonomi (2004) İş sistemi ve süreç düzenlemede Avrupa ekolü olan REFA nın uzman ismi, Ankara daki Gazi Üniversitesi, Endüstri Mühendisliği nden Prof. Dr. Mustafa Kurt, ergonominin ülkemizdeki önde gelen bilim adamlarındandır. Prof. Dr. Mustafa Kurt hocamız, kurduğu Ergonomi ve İş Etüdü Laboratuvarı, bu bilim dalının ülkemizdeki farkındalığın artırılmasına hizmetleri olmuş, ergonomi alanında günümüze değin onlarca bilim doktoru yetiştirmiştir. Eskişehir Osmangazi Üniversitesi, Endüstri Mühendisliği Bölümü öğretim üyeleri Prof. Dr. Emin KAHYA ile Prof. Dr. Doğan EROL un, ergonomi ve antropometri Türkiye nin doğusunda ise Ergonomi Biliminin temsilcisi Prof. Dr. Muhammet Dursun KAYA, hâlen Atatürk Üniversitesi nde BAUM Müdürü olarak Ergonomi dalında eğitimler vermekte ve dünyaca ünlü ABD deki Ohio State Üniversitesi öğretim üyesi Prof. Dr. William S. MARRAS tarafından yürütülen bazı ergonomi projelerinde görev alma ve izleme imkânı bulmuştur. Ergonomi Tanımları Murrell (1965): Ergonomi insan ve iş çevresi arasındaki ilişkileri çalışan bilimsel incelemedir. Grandjean (1980): Ergonomi insanın işiyle ilgili davranışının incelenmesidir. Bu araştırmanın konusu iş yaşamında insanın boyutsal çevresi ile insandır. Ergonominin en önemli prensibi, İşleri insana uyarlamaktır. Ergonomi disiplinler arası bir çalışma alanıdır. Çalışmalarını fizyoloji, piskoloji, antropometri ve değişik mühendisliklerin teorilerine dayandırır. Meister (1989): Ergonomi insan makine sistem operasyonu bağlamında işle ilgili görevleri, insanların nasıl başardığını ve davranışsal ve davranışsal olmayan değişkenlerin, bu başarıyı nasıl etkilediği üzerine olan bir çalışmadır. Sanders and McCormick (1993): Ergonomi verimli, güvenli, konforlu ve etkili insan kullanımı için aletlerin, makinaların, sistemlerin, görevlerin, işlerin ve çevrenin tasarımına insanın davranışı, yetenekleri, sınırları ve diğer karakteristikleri hakkındaki bilgiyi uygulamak ve keşfetmektir.i Hancock (1997): Ergonomi İnsan-makine düşmanlığını insan-makine sinerjisine dönüştürmeye çalışan bir bilim dalıdır. ERGONOMİNİN KONUSU Amerika da Human Factors (İnsan Faktörleri) ve Human Engineering (İnsan Mühendisliği), İngiltere de Applied Psychology (Uygulamalı Psikoloji), İskandinav ülkelerinde Bio-technology (Canlı-Teknolojisi), Ergonomics (Ergonomi) ya da Türkçede İşbilim Almanya da Arbeit Physiology (İş Psikolojisi); bazı ülkelerde ise Mühendislik Psikolojisi, "Deneysel Psikoloji Günümüzde ergonomi, İnsan Sistem Arakesit Teknolojisi (Human System Iteraction Technology, HSIT) olarak da tanımlanmaktadır. standartlaştırılması, test ve

4 değerlendirilmeleri, tasarımları ve analizlerini insan sistem ara kesit teknolojisini kullanma yoluyla başarılabilir. Günümüzde ergonomi HSIT tarafından tek, bağımsız bir disiplin olarak tanımlanmaktadır. En az 60 yıldan beri HSIT, deneysel olarak gelişmekte ve tek bir teknoloji olarak yalınlaşmaktadır. Geçen yüzyılın yarısından fazla bir süredir ergonomi pratisyenleri, verimlilik ve kalite hedefi dâhil, insanın sağlık, güvenlik, konfor ve performansını geliştirmek için HSIT ı kullanmaktadırlar. Ergonomistler, HSIT ı sistemlerin kontrolü, standartlaştırılması, test edilmesi ve değerlendirmesi, tasarımı ve analizine uygulayarak bu birikimi geliştirmişlerdir. Bununla birlikte uluslararası boyutta ergonominin nihai amacı, insanın yaşam kalitesini iyileştirmektir. Ergonominin Uğraş Alanları 1988 yılında Avustralya nın Sydney kentinde Uluslararası Ergonomi Kurumunun (Inernational Ergonomics Accociation, IEA) organize ettiği kongreye 25 farklı ülkeden temsilcinin katıldığı dünyadaki 10 adet ulusal ve bölgesel Ergonomi topluluğun temsilcilerinden oluşan bir toplantı yapıldı. Hendrick için bu toplantının sonuçları aşağıda belirtilenleri doğrulamıştır. 1. Uluslararası olarak Ergonominin ortak noktası, donanım, yazılım, işler, iç ve dış çevre, iş sistem yapıları ve süreçleri gibi diğer sistem bileşenleri ve sistemin insan bileşeni arasındaki ara kesitin tasarımına odaklanmasıdır. 2. Ergonomistlerin pratik olarak uyguladıkları ve bilimsel araştırma yoluyla geliştirdikleri bu teknoloji, insan-sistem ara kesit tasarımı amacına yönelik olduğu ortaya çıktı yılında çalışmaların tam raporu IEA tarafından yayınlandı. 25 ulusal ve bölgesel ergonomi topluluğu ve 35 ülkeyi aşkın temsilci araştırmaya katıldı. Uluslararası Ergonomi Kurumu (International Ergonomics Association, IEA) na göre bugün Orgonominin bileşenleri: Fiziksel Ergonomi: İnsan anatomik ve bazı fiziksel aktivite ile ilgili olarak antropometrik, fizyolojik ve biyomekanik özellikleri ile ilgilenir. Bilişsel Ergonomi: Bir sistem, insan ve diğer unsurları arasındaki etkileşimleri etkileyen, algı, hafıza, muhakeme ve motor yanıtı gibi zihinsel süreçleri ile ilgilenir. Ayrıca, zihinsel iş yükü, karar verme, nitelikli performans, insan-bilgisayar etkileşimi, insan güvenilirlik, iş stresi ve bu insan-sistem ve ile ilgili olarak eğitim, İnsan-Bilgisayar Etkileşimi tasarımı gibi konuları içerir. Örgütsel Ergonomi: Örgütsel yapıları, politikaları ve süreçleri ile ilgilenir. Ayrıca, iletişim, ekip çalışma sürelerinin kaynak yönetimi, iş tasarımı, tasarım da dahil olmak üzere, sosyo-teknik sistemler, optimizasyon ile ilgili, ekip çalışması, katılımcı tasarım, toplum Ergonomi, kooperatif iş, yeni çalışma programları, sanal örgütler, tele-çalışma ve kalite yönetimi gibi konularla ilgilenir. İki ve daha fazla topluluk tarafından listelenen, ortaya çıkan ilgi alanlarını ve önemli temaların listesini vermektedir. Önemli temalar ve ortaya çıkan ilgi alanları: İş organizasyonu ve tasarımını değiştirecek yöntem bilim İş ile ilgili kas-iskelet sitemi rahatsızlıkları Elektronik tüketici eşyalarının kullanılabilirlik testler İnsan-Bilgisayar Arakesiti: Yazılım Kurumsal tasarım ve psiko-sosyal iş organizasyonu Fiziksel iş çevresinin Ergonomik tasarımı Nükleer santralin kontrol odası tasarımı Ergonomistlerin yetiştirilmesi

5 İleri teknoloji ile arakesit tasarımı İnsan güvenilirlik araştırması Zihinsel iş yükü İş gücü maliyet hesaplama yöntem bilimi Ürün sorumluluğu Yol güvenliği ve otomobil tasarımı Gelişmekte olan ülkelere teknoloji transferi ILO nun ergonomi üç bileşenine benzer, ve onlarla bir bakıma örtüşebilecek şekilde, HSIT ta da en az beş ana bileşeni vardır: Donanım Ergonomisi (Hardware Ergonomics), Çevresel Ergonomi (Environmental Ergonomics), Bilişsel Ergonomi (Cognitive Ergonomics), İş Tasarım Ergonomisi (Job Design Ergonomics), Makro Ergonomi (MacroErgonomics). Ergonominin Yaklaşımı Ergonomiyi tanımlarında kullanılan terimlerden çıkarılmış Ergonomiyi ilgilendiren orta uzunluklu ifadeler şunlardır: İnsan-makine sitemleri mühendisliği ve tasarımı, Bilimi, iş çevresinde çalışan insanlara uygulama, Güvenli iş operasyonları çalışanlarının sınırlı yetenekleri üzerine çalışma, Kullanıcılar ile görevler arasındaki uyumun bilgisini geliştirme, Sistemlerde insanlar ile makinalar arasındaki arakesit. Ergonomi, insan kabiliyet ve kapasitesine uygun iş çevresi düzenlemekte, dolayısıyla, çalışanın sağlığının korunması ve iş kazalarının en az düzeye düşürülmesi sağlanmış olmaktadır. Ergonomi aslında, güvenlikle ilgili yapılacak tüm teorik ve pratik yaklaşımların odak noktasındadır. (Ergonomi disiplini anlatılırken, en sık kullanılan yöntem onun tanımlayıcı bir ifadesini kullanmak şeklinde olmaktadır. Örneğin, son zamanlarda Uluslararası Ergonomi Kurumu (International Ergonomics Association, IEA) Ergonomiyi şu şekilde tanımlamaktadır: 1. Ergonomi ya da İnsan Faktörleri Mühendisliği, insanın refahını, mutluluğu ve genel sistem performansını geliştirecek bilgi ve teoriyi bulmayı, uygun yöntemlerin uygulanmasını ve bir sistemin diğer elementler ve insanlar arasındaki etkileşimlerini temelde anlamaya çalışan bilimsel bir disiplindir. 2. IEA, ergonomiyi işleri, sistemleri, ürünleri ve çevrelerini insanların sınırları ve zihinsel-fiziksel yetenekleri ile uyumlaştıran insan bilimlerinden çıkarılan bütün bir bilgi (IEA 1997) şeklinde tanımlamaktadır. 3. Hayatın insanileştirilmesi (insancıllaştırılması), İnsan kullanımı için tasarım, Çalışma ve yaşam koşullarının insanla uyumlu hâle getirilmesi, İnsanla ilgili şeylerin tasarımında bilginin uygulanması, İş yeri ve bütün elemanlarının çalışanlarla uyumu, veya Şeylerin insanileştirilmesi gibi ifadeler, günümüze kadar ergonomiyi nitelemek için hazırlanan tanımların en kısaları olarak verilebilir. 4. Ergonomide, temel ve uygulamalı araştırmaların heyecan verici kombinasyonu mevcuttur. Ergonomide, güvenlik beklentisinden sonra akla ilk gelen hedef konfor dur

6 Çalışma Refahı ve Ergonomi Çalışanın refahını, güvenliğini, performansını ve aynı zamanda da iş verimini artırmayı hedefleyen ergonomi, hayatın insana uygun hale getirilmesi nde disiplinler arası bir yaklaşımı tercih eder. Ergonomi insan ile çalışma ortamı arasındaki ilişkileri inceleyerek etkinlik, verimlilik, sağlık, güvenlik ve insancıllaştırma açılarından bilimsel yaklaşımları ortaya koyan çok disiplinli bir bilim dalıdır. Zira insan, makine ve çalışma yöntemleri arasındaki etkileşimi konu edinen ergonomi, birçok bilimin sağladığı verilerden faydalanmak zorundadır. Ergonomi, mühendislik bilimleri ve insan bilimleri arasında optimum dengeyi ve insanın rahat çalışmasını sağlayacak bir bilim dalıdır. İnsanın kendine özgü niteliklerini, yeteneklerini araştırarak, işin insana uyumlandırılması için gereken koşulları bulmaya çalışır. Başlangıçta bunlara ulaşmak için insan özellikleri ve yetenekleri üzerinde araştırmalar yapılmış, insanın çalışma sırasındaki hareketleri en ince ayrıntılarına kadar incelenmiş, insana bir makine gözüyle bakılmıştır. Bu makineyi daha çok üretim yapacak duruma getirebilmek için kafa yorulmuştur. Ancak daha sonraları 1. İnsanı bir makine gibi görmenin yanlış olduğu, 2. İnsanın belli bir sürede belli bir işi gerçekleştirebileceği ve gücünün üstünde çalışarak yorulup kazalara neden olacağı, 3. İnsan sağlığı ve mutluluğu pahasına üretim artışının sağlanamayacağı yolundaki görüşler ağırlık kazanmış ve ergonomik çalışmalar hümanist yönde gelişmiştir. Ergonomiye katkıda bulunan disiplinlerden bazıları: mühendislik (özellikle, endüstri mühendisliği), biyomekanik, fizyoloji, meslek hastalıkları ile ilgili tıbbi bilimler, psikoloji gibi bilişsel bilimler, sosyoloji, antropometri, istatistik, epidemioloji, yönetim bilimleri ve iş yasalarıdır. Günümüzde ergonomik çalışmalarla; ideal çalışma ortamını, insanı tehdit eden bir takım tehlikelerden ve kazalardan arındırma, çalışma ortamını insanı rahat ve mutlu edebilecek bir ortama dönüştürmek amaçlanmaktadır. işin insana, insanın da işe ve iş yeri ortamına uyumu Teknik mühendislik alanlarının yanı sıra, psikoloji, sosyoloji, fizyoloji ile sıkı etkileşimi bulunan ergonomide ağırlık, şeylerin tasarımında insanların nasıl etkilediği dir. Ergonomi, kapasite ve ihtiyaçlarına daha uygun olması için, insanların kullandığı şeyleri (eşyaları) ve bunları kullandıkları çevreleri (ortamları) değiştirmeye çalışır. iş yeri koşulları, çalışma metotları, çalışmanın ekonomik hale getirilmesi, çalışma temposu, yorgunluk, vardiya sistemleri, iş değişimi, iş güvenliği, iş psikolojisi, iş hijyeni, iş stresi, iş doyumu, iş hevesi ve verimlilik gibi konular uygulamalı ergonominin uğraş alanlarından birkaçıdır. Örneğin, oturulan sandalyenin rahat olması için yükseklik ne olmalıdır?, çalışılan yerin sıcaklığı ve nemi ne olmalıdır, yorgunluğun en az düzeye indirilebilmesi için dinlenme araları nasıl düzenlenmelidir? gibi soruların cevabı uygulamalı ergonomi ile çalışanın rahatı ve verimli çalışılabilmesine yöneliktir. Benzeri soruların hemen hepsi ergonomi biliminin uğraş alanlarından yalnızca bir kaçıdır. Ergonomi, insanla doğrudan ilgisi olan ürünlerin tasarımında bariz bir şekilde ön plana çıkar. Ergonomi, ürün kalitesi ve yaşam tarzı üzerinde, kullanıcı tercihleri ile ölçülebilen göstergeleri bulunur. Bir üründen söz edilirken kullanılan güzel veya kullanışlı gibi ifadeler, aslında ürünün Ergonomikliliğini yansıtmaktadır. Tasarım aşamasında yapılan simülasyonlar ile ürün ergonomisini kontrol etmek daha düşünce evresinde doğru yönde ilerlemeye büyük katkı sağlar. Zira ürün kullanıcısının ergonomi vizyonu tasarımcılar tarafından iyi bilinmelidir. Örneğin, yolcu koltuğu tasarımında kısa bacaklı uzun gövdeli Asya insanları ile uzun bacaklı, kısa gövdeli Avrupalı insanlar arasındaki farklılıklar gözetilmelidir. Zaten, günümüzde rekabetin ön plana çıktığı piyasa koşullarında (AB standartlarında CE işareti ile gösterilen) ergonomik normlara uygunluk, üretici açısından kaçınılmaz bir zorunluluk halini almıştır.

7 Günümüzde gelişmiş ülkelerin pek çoğunda, işyerlerine yönelik ergonomiye olarak alınacak tedbirler başlığı altında çeşitli düzenlemeler mevcuttur. Ancak bu ülkelerden hiçbirinde Belçika ve İsveç te olduğu gibi yasal bir düzenlemeye gidilmiş değildir. Avrupa Birliği de, 90/269 ve 89/654 numaralı yönergeler ile ergonomiye ilişkin bir dizi önlemi çerçeve içine almış durumdadır. Üye ülkelerin bu yönergeleri kendi ulusal kanunlarının içine katıp yasal bir düzenlemeye gitmeleri gibi bir zorunlulukları bulunmamaktadır. Bununla beraber, Uluslararası Standardizasyon Örgütü (ISO), bazı ülkelerce uygulanan bir dizi ergonomi standartları yayınlamıştır. Ancak bu standartlar yasal bir düzenlemeye halen kavuşturulamamıştır. Ergonomi, kalitedir, standardizasyondur, kısaca insan memnuniyetidir. ÖZETLER Ergonomi, insan ve iş çevresi arasındaki ilişkileri çalışan bilimsel inceleme olarak tanımlanabilir. Bu bakımdan ergonomi, çevre terimi ile sadece çevredeki ortamı içermez, aynı zamanda insanın ister birey, istersegrup içinde olsun, işin organizasyonu, işin yöntemleri, kullanılan alet ve malzemelerini de içerir. İnsandaki kabiliyet ve yetenekler, insanın yaratılışıile ilgilidir. Ergonomi bunları insanın fayda ve menfaati doğrultusunda kullanılmasını öngörür. Ergonominin diğer bilim dallarından farklılığını görmek için, değişik isimlendirmelerine bakmak yeterlidir. Ergonomi, Amerika da Human Factors (İnsan Faktörleri) ve Human Engineering (İnsan Mühendisliği), İngiltere de Applied Psychology (Uygulamalı Psikoloji), İskandinav ülkelerinde Bio-technology (Canlı- Teknolojisi), Almanya da Arbeit Physiology ; bazı ülkelerde ise Mühendislik Psikolojisi, "Deneysel Psikoloji günümüzde ise genellikle Ergonomics (Ergonomi) ya da Türkçede İşbilim olarak adlandırılan bu yeni bilim dalı, insan ile çalışma ortamı arasındaki ilişkilerin bilimsel araştırılması olarak kabul görmüştür. Ergonominin en kısa tanımları, bu bilim dalının önemini ortaya koymaya kafidir: "Hayatın insanileştirilmesi", "insan için tasarım" ve "şeylerin insanileştirilmesi". NOTLAR Ergonomi, insan-makine-çevre konseptinde değerlendirilmektedir. Ergonomi her şey demektir. İnsan Faktörleri ya da İnsan Mühendisliği Ergonominin diğer isimlendirmeleridir. Ergonomi bağımsız bir bilim dalı olma yolundadır. İş Güvenliği, Ergonominin olmazsa-olmaz konusudur. IEA ya göre Ergonominin üç bileşeni bulunmaktadır. Ergonomiye hayatın her aşamasında ihtiyaç duyulmaktadır. Farkına varılmasa da Ergonomi hayatımızın odak noktasındadır. Tercihleri ürünün Ergonomisi ne göre yapılmaktadır. Güvenlik ve rahatlık, Ergonominin kendisidir. İş İstasyonları tasarımı ancak Ergonomi ile olmaktadır. Ergonomi, hayatın insancıllaştırılması dır. Ergonomi, insan kullanımı için tasarımdır. Ergonomi, çalışma şartlarının insana uyumlu hâle getirilmesidir. Ergonomi, ortam şartlarının insana uygun hale getirilmesidir. İnsanın işe değil işin insana uyumu esastır. Oturma, nefes alma, rahatlama vs. hepsi ergonominin konusudur. Ürün hakkında güzel, kullanışlı ifadeleri Ergonomiyi derecelendirir. CE aslında ürünün ergonomikliğinin göstergesidir. İNSAN VÜCUDUNUN ANOTOMİ VE FİZYOLOJİSİ - 3 İnsan vücudunun anatomik ve fizyolojik yapısı çeşitli sistemlerden oluşmuştur. İnsan vücudu yapı ve çalışma bakımından oldukça karmaşıktır. Tüm inceliği ve özellikleri ile insan vücudunun yapısını anatomi, işleyiş ilkelerini ise fizyoloji ve tıp bilim dalı inceler.

8 İnsan vücudunda farklı sistemler vardır: 1. Solunum sistemi (akciğerler), 2. Hareket sistemi (kaslar, kemikler, eklemler), 3. Sinir sistemi (beyin, beyincik, omurilik ve sinirler), 4. Dolaşım sistemi (kalp-damarlar), indirim sistemi (mide), 5. Boşaltım sistemi ve üreme sistemi (böbrekler vb.), 6. Duyu organları (kulak, burun, göz, dil, deri), İNSAN ANATOMİSİ Anatomi terimi; keserek ayırma, parçalama anlamına gelmektedir. Anatomi geniş anlamda vücudun normal şeklini, yapısını, vücudu oluşturan organları ve bu organlar arasındaki; yapısal, görevsel ilişkileri inceleyen bilim dalıdır. Şekil bilim anlamına gelen morfoloji kavramı da canlıların şekilsel olarak incelenmesini belirtir. Bir görüşe göre anatomi terimi morfoloji ile özdeş olarak da kabul edilir. İnsan vücudunda 100 trilyon kadar hücre bulunur. Bu hücrelerden 50 milyonu her saniye yenilenir. 1. Vücudumuzda yaklaşık olarak 207 kemik vardır. Bebeklerde kemik sayısı ise yetişkinlerden fazladır. Bir bebek yaklaşık 270 kemikle doğar. 2. Vücudumuzun yaklaşık % 60'ı sudur. Erişkin bir insanın ortalama 70 kg olduğu kabul edilirse, vücuttaki toplam su miktarı yaklaşık 42 litre kadardır. 3. Kalp 1 dakikada vücudumuzdaki kanın tamamını devir daim eder. 4. Vücudumuzda birbirinden farklı tam 200 çeşit hücre vardır. 5. İnsan vücudundaki bütün kasların sayısı yaklaşık 640 kadardır. 6. Vücuttaki bütün kasların bir günde yaptığı toplam iş yaklaşık olarak bir vincin 6 tonluk ağırlığı 50 m yükseğe kaldırmasına eşdeğerdir. İnsan vücudu, fiziksel ve kimyasal yapılardan oluşan bir sistemler bütünüdür. Vücut, insan sağlığının maddesel parçasıdır; insan varlığının korunması ve soyun sürekliliği için birbiriyle uyumlu bir biçimde çalışan öğelerden oluşmuştur. İnsan vücudunun ana birimi hücredir. Hücreler ve hücreler arası maddeler birleşerek dokuları oluşturur. Dokular, biçimsel ve işlevsel birimler olan organları oluştururlar. Fizyolojik olarak aynı işlevi gören yapısal organ birlikleri de vücudun sistemlerini meydana getirir. İnsan vücudundaki temel sistemler; hareket, sinir, solunum, dolaşım ve sindirim sistemleri olarak sıralanabilir. Bu sistemler duygu, hareket ve beslenme gereksinimlerini yerine getirirler. İnsan vücudunun olağan büyüme ve gelişmesi sistemlerin ve sistemleri oluşturan her organın görevini yerine getirmesine bağlıdır. Klasik anatomide yapısal özellikler genellikle Avrupa ve Kuzey Amerika beyaz ırkına (Kafkas ırkı) ait özellikler temel alınarak hazırlanır. Bu kitaplarda yetişkin erkek yapısı ile ilgili en sık karşılaşılan özellikler tanımlanır. Kadınlarda var olan farklılıklar ayrıca belirtilir. Dış görünüşe bakarak insanların birbirleri ile aynı özelliklere sahip olmadıkları savı ileri sürülebilir. Gerçekten de her bir insan fiziksel ayrıntıları ile değerlendirildiğinde diğer insanlardan farklıdır. Belirli bir topluluk içinde yaşayan insanlarda saptanan az sayıda farklılıklar, toplumlar arasında çok daha belirgin hâle gelir. Vücut yapısında farklılık oluşturan unsurlar: yaş, ırk, cinsiyet, genetik ve çevresel faktörler olarak sayılabilir. Bu unsurlar içinde anatomik yapıyı farklı kılan ilk iki özellik yaş ve cinsiyettir. Bununla birlikte dış görünüşle ilgili, yani vücudu dıştan saran deri, göz ve saç rengine ait en önemli değişkenliği yaratan ırksal özelliklerdir. Ancak deri ile ilgili farklılıkların göreceli kavramlar olduğunu da belirtmek gerekir. Örneğin beyaz ırktan olan bir kişi kendisi ile aynı deri

9 rengine sahip insanları birbirinden kolayca ayırabilirken sarı ırktaki kişiler için aynı başarıyı gösterememektedir. Bu durum sarı ırktaki kişiler için de aynıdır. Dış görünüşün tersine deri dışında kalan yapısal özellikler bütün ırklar için benzerlik gösterir. Anatomik yapıda cinsler arasındaki en belirgin özellik, üreme organlarının tamamen farklı olmasıdır. Yaş faktörünün aynı olduğu var sayıldığında her toplum için ortak olan ancak kişiden kişiye değişebilen bir özellik de boy, vücut ağırlığı, vücut kitlesi, merkezi sinir sisteminin toplam kitlesi gibi kriterlerin erkeklerde daha yüksek değerlerde olmasıdır. Bu farklılığı temel olarak kas-iskelet sisteminin yapısal özellikleri belirler. Erkekler kadınlara oranla daha geniş omuzlu, daha dar kalçalıdır. Kadınlarda deri altı yağ dokusu nispeten daha kalındır ve yağ dokusunun dağılımı da erkeklere oranla farklılık gösterir. Bu dağılım erkeklere oranla açısal değil, yuvarlak hatlı bir vücut yapısının ortaya çıkmasına yol açar. Erkeklerle kadınlar arasında en çok bilinen farklı özellikler içinde yüz görünümü, saç yapısı, boyun çıkıntısının varlığı da sayılabilir. Genetik faktörler de yapının şekillenmesinde etkili olabilir. Yaşamını normal olarak sürdüren, anatomik yapısı bir ya da birkaç özellik dışında diğer insanlarla aynı olan kişiler de olabilir. Örneğin bütün üyelerinin el ya da ayak parmakları altı parmaklı olan, kalbi sağ tarafta bulunan ya da tek böbreği olan küçük topluluklar olabilir. Büyüme aşamalarındaki farklı beslenme, fiziksel aktivite gibi çevresel faktörler anatomik yapıda farklılık yaratabilir. Örneğin aynı toplum içindeki iyi beslenen bireyler yeterince beslenemeyenlere oranla ya da yoğun spor yapan bireyler hiç sportif aktivitede bulunmayanlara oranla daha gelişmiş vücut yapısına sahiptir. SOLUNUM SİSTEMİ Hava ile kan arasında gaz değişimini sağlayan organlara solunum sistemi denir. İnsanlar akciğerli solunum sistemini kullanırlar. Solunum sistemi: burun, yutak, gırtlak, soluk borusu ve akciğerlerden oluşmaktadır. 1. Burun: Hava ilk defa burundan içeri girer. Havanın vücuda girdiği organdır. Yapısında kıllar, mukus bezi, nemli deri, kılcal damarlar, kıvrımlı kemik kanalları (sinüs) bulunur. Alınan havanın temizlenmesini, ısıtılmasını, nemlendirilmesini ve kokusunun alınmasını sağlar. Buruna gelen hava ısınarak gırtlağa gönderilir. 2. Nefes borusu: Havanın akciğerlere taşınmasını sağlar. Yapısındaki kıkırdak halkalar soluk borusunun sürekli açık kalmasını, kaslar borunun çapının değiştirilmesini, mukuslu siller de yabancı maddelerin tutulmasını sağlarlar. 3. Soluk Borusu: Üst üste binmiş kıkırdak halkalardan oluşmuştur. Soluk borusunun başlangıç kısmına gırtlak denir. Gırtlağın yapısında kıkırdaklar, ses telleri ve kaslar bulunur. Nefes verilirken konuşma sesinin oluşmasını sağlar. 4. Yutak: Burunda ısınarak gelen hava buradan gırtlağa gönderilir. Yutak çevresinde bulunan akkan düğümcüklerine bademcik denir. Yapısındaki kapakçık yardımıyla solunan havanın nefes borusuna geçmesini sağlar. 5. Gırtlak: Dil kökü ve soluk borusu arasında bulunan gırtlak kıkırdak bir yapı gösterir. Bu bölümde ses telleri bulunur. 6. Bronşlar: Solunan havanın sağ ve sol akciğerlere taşınmasını sağlar. Havanın akciğer içinde yayılmasını da bronşçuklar sağlar. 7. Diyafram ve kaburga kasları: Solunumun yapılmasına yardımcı olan yapılardır. Kasılıp gevşeyerek iç basıncı değiştirerek akciğerin çalışmasını sağlarlar. 8. Akciğerler: Havanın kana geçmesini ve kanın temizlenmesi sağlar. Göğüs boşluğunu bütünüyle doldurur. Sağda ve solda olmak üzere bir çifttir. Sağdaki akciğer üç, soldaki akciğer ise iki parçacıktır. Bu parçalara lob denir. Akciğerler birer körük gibi çalışarak solunumu sağlarlar. Kanı oksijence zengin bir hâle getirirken içerisindeki karbondioksiti dışarı atar (bebekler

10 dakikada 45, altı yaş çocukları 25, yaş gençleri de ortalama 18 kez soluk alıp verirler). Akciğerde gaz değişimini sağlayan balon şeklindeki birimlere alveol (hava kesesi) denir. Alveoller, kılcallardaki kirli kan ile akciğerlerdeki temiz hava arasında yoğunluk farkına göre difüzyonla gaz değişiminin yapılmasını sağlarlar. Akciğerin yapısında kas, kıkırdak, kemik gibi yapılar bulunmaz. Tamamen epitel dokunun zarlarından oluşur. Hava yollarındaki tıkanmalar solunum görevinin tam olarak yapılabilmesini engeller. Solunan hava içerisinde oksijenin yeterli olamaması veya hemoglobinin oksijen bağlayıcı özelliklerini ortadan kaldıran karbon monoksit gibi gazların bulunması boğulmalara yol açar ki bu duruma ANOKSİ denir. 9. Nefes alma olayı kısaca şu şekilde sıralanan bir prosestir: 1. Omurilik soğanı akciğerin çalışması için uyartı gönderir, 2. Akciğer çevresindeki diyafram ve kaburga kasları kasılır, 3. Göğüs boşluğu öne ve alta doğru genişler, 4. Akciğerler büyür, 5. İç basınç düşer, 6. Dışarıdan temiz hava çekilir, 7. Alveollerde gaz değişimi yapılır. (Nefes verilmesi sırasında, nefes almadaki olayların tersi yapılır.) Solunum yolu direnci düşük olan kişiler nezle ve soğuk algınlığına kolay yakalanırlar. Bu tip enfeksiyonlar, yeterli dinlenme ve yatak istirahatı ile geçer. Boğaz enfeksiyonlarının en önemlisi toplum sağlığı açısından beta hemolitik streptokok denen bakteriyel etkenlerin sebep olduğu iltihaplanmalardır. HAREKET SİSTEMİ İnsan vücudunda 205 civarında kemik bulunur. İnsanların yer ve yönlerini değiştirmelerine hareket denir. Hareketi sağlayan organlar hareket sistemini oluşturur. Destek ve hareket sisteminin oluşmasında kemikler, kaslar ve eklemler kullanılır. 10. Hareket sistemi vücut şeklinin ortaya çıkmasını ve hayati öneme sahip organların korunmasını sağlar. 11. Erişkin bir insanda 205 kemik bulunur. Bunun 26 sı omurgada, 25 i göğüste, 22 si başta, 64 ü kollarda ve ellerde, 62 si bacaklarda ve ayaklarda, 6 sı da kulakta bulunur. Kemikler dış görünüşlerine göre uzun, kısa ve yassı olmak üzere üçe ayrılır. 12. Kemiklerin birleşmesiyle oluşan yapıya iskelet denir. İskeleti oluşturan kemikler eklemlerle birbirine bağlanırlar. İskelet insan vücudunda; 1.Genel şeklini kazandırır. 2. Aktif hareketi sağlar. 3.İç organlara desteklik sağlar. 4.Merkezi sinir sistemini dış etkilerden korur. 5.Kan hücrelerini üretir ve mineral depolar. 13. İnsan iskeleti özelliğine göre 3 kısımdan oluşur: 1. Baş İskeleti: Kafatası kemiklerini oluşturur. Beyin ve beyinciği dış etkilerden korur. Çene kemikleriyle beslenmeyi sağlar. Yapısında yüz, elmacık, burun, çene ve şakak kemikleri bulunur. 2. Gövde İskeleti: Vücudun karın ve göğüs kısımlarını oluşturur. İç organları tutar. Kalp ve akciğeri korur. Yapısında omurga, kaburga, kürek, köprücük, göğüs kemikleri bulunur. 3. Üye İskeleti: Kol ve bacakların oluşmasını sağlar. Aktif hareket ve ellerin oluşmasında etkili olur. Uyluk, kaval, baldır, pazu, dirsek, parmak kemiklerinden oluşur. Şekil ve büyüklüğüne göre dört çeşit kemik bulunur. (4 ÇEŞİT KEMİK) 1. Kısa Kemik: Eni boyuna yakın olan kemiklerdir. El ve ayaklardaki parmak ve bilek kemikleri bu gruba girer.

11 2. Uzun Kemik: Boyu eninden uzun olan kemiklerdir. Kol ve bacaklarda bulunur. 3. Yassı Kemikler: Yüzeyi geniş, levha şeklindeki kemiklerdir. Kafatası, kaburga, kürek, köprücük, çene kemiği bu gruba girer. 4. Düzensiz Şekilli Kemikler: Belli bir şekle sahip olmayan omurlar bu gruba girer. Kemiklerin enine kesilmesi durumunda farklı yapı ve özelliklerdeki kısımlardan oluştuğu görülür. Kemik yapısında kemik zarı, sert kemik dokular, süngersi kemik doku, kemik kıkırdağı, sarı ilik ve kırmızı ilik bulunur: 1. Kemik Zarı (periost): Kemiğin dışında bulunur. Kemiğin beslenmesini, büyümesini, (kalınlaşmasını) ve onarılmasını sağlar. 2. Kemik Kıkırdağı: Kemiğin uç kısmında bulunur. Kemiğin boyuna uzaması ve eklemlerin oluşmasını sağlar. 3. Sert Kemik Dokusu: Mineral oranı fazla olan sıkı dizilimli kısımdır. Kemiğe direnç ve şekil kazandırır. 4. Süngersi Kemik Dokusu: Kemik içerisinde oyuk şeklinde boşluklar oluşturur. 5. Sarı İlik: Yağ depolanmasında etkili olur. 6. Kırmızı İlik: Alyuvar, akyuvar ve kan pulcuklarının üretilmesini sağlar. İskeleti oluşturan kemiklerin birbirine bağlanmasını sağlayan yapılara eklem denir. Kemiklerin hareket yeteneğine göre üç çeşidi bulunur. 1. Oynamaz eklemler: Bağladığı kemiklerin hareket etme yeteneği yoktur. kemikleri tamamen birleştirmiştir, Kafatası ve kalçada bulunur. 2. Yarı oynar eklemler: Kemiklerin kısıtlı ve dar açıda hareket etmesini sağlar. Omurgadaki eklemler gibi. 3. Oynar eklemler: Kemiklerin farklı şekil ve açıda hareketine imkan sağlar. Kol ve bacaklardaki eklemler bu gruba girer. Kaslar, uzayıp kısalma şeklinde, şeklini değiştirebilen hücrelerden oluşurlar. Yapısında, kas dokunun hücreleri demet şeklinde bulunur. Kasların kasılıp gevşemesi sinirlerin uyarılarıyla gerçekleşir. Çalışmaları sırasında bol miktarda enerji harcarlar. İnsan vücudundaki kaslar; 1. Aktif hareketi sağlar. 2. Bazı iç organlara hareket yeteneği kazandırır. 3. Kalbin çalışmasını sağlar. 4. Konuşmanın gerçekleşmesini sağlar. 5. Yedek enerji depolanmasını sağlar. İnsan ve hayvan gibi canlılara şekil ve destek veren, hareket etme kabiliyeti kazandıran; kemiklerden, eklemlerden ve kaslardan oluşan sistemin bütününe, destek ve hareket sistemi denir. Kasların kasılması sırasında kısalma, şişme, sertleşme ve kalınlaşma gerçekleşir. Kol ve bacaklardaki kemiklerin çalışması sırasında ön ve arkada birbirine zıt çalışan kaslar bulunur. Bu zıt (açıcı ve bükücü) kasların kasılıp gevşemesiyle kol ve bacaklardaki bükülme ve gerilmeler gerçekleşebilir. SİNİR SİSTEMİ Sinir sisteminde başta beyin, beyincik, omurilik soğanı, omurilik, beyinden çıkan 12 çift ana sinir ve omurilikten çıkan birçok sinir vardır. Beyin bütün düşünce ve davranışların şekillendiği merkezdir. Beyincik iç kulaktaki zarlarla dengeyi sağlar.

12 Omurilik, sırtta omurların içerisinden geçer. Beyinden gelen ve beyine giden mesajların iletilmesinde köprü vazifesi görür. Ayrıca refleks hareketlerinden beynin bilgisi dışında kalan bazı hareketlerin de yönetilmesini üstlenir. Organların çalışmasını hızlı, etkili ve elektriksel yollarla düzenleyen yapılardan oluşur. Sinir sistemi sinir telleri yardımıyla tüm vücuttaki olayları denetler ve düzenler. Özelliğine göre iki kısımdan oluşur: Merkezi ve çevresel sinir sistemleri. Merkezi Sinir Sistemi Sinir sisteminin yönetici ve denetleyici kısmıdır. Kafatası ve omurga içindeki sinirsel organlardan oluşur. Beyin: Kafatası içerisindeki en büyük sinirsel organdır. Yüzeyi girintili çıkıntılı olup iki yarım küreden oluşur. Beyinle kafatası arasında bulunan üç katlı zar beyni sarsıntılardan ve darbelerden korur. Yapısında milyarlarca sinir hücresi ağ şeklinde bulunur. Beyin yardımıyla insan vücudunda; 1. Duyu organlarından gelen uyarılar değerlendirilir. 2. Problem ve olaylar düşünülür, çözülür. 3. Öğrenme faaliyeti ve hafıza olgusu sağlanır. 4. Acıkma, susama, uyku, uyanıklık düzenlenir. 5. Kan basıncı ve vücut sıcaklığı düzenlenir. 6. Hormonların salgılanma zamanı belirlenir. Beyincik: Yapısı beyne benzer ve küçüktür. İki yarım küreden oluşur. Kafatasının arka alt tarafında bulunur. Beyin, iç kulak ve iskelet kaslarıyla bağlantılıdır. Beyincik yardımıyla insan vücudunda; 1. Kol ve bacaklardaki kasların birbiriyle uyumlu çalışması sağlanır. 2. Kol ve bacaklardaki kasların çalışma derecesi düzenlenir. 3. Aktif hareketin dengeli olması sağlanır. Omurilik soğanı: Yüzeyi düz olup soğana benzer bir şekle sahiptir. Boynun üst kısmında bulunur. İstem dışı çalışan iç organları yönetir. Omurilik soğanı yardımıyla insan vücudunda; 1. Solunum sisteminin çalışması düzenlenir. 2. Dolaşım sisteminin çalışması düzenlenir. 3. Boşaltım sisteminin çalışması düzenlenir. 4. Sindirim sisteminin çalışması düzenlenir. Omurilik: Sırtdaki omurga içerisinde bulunur. Yüzeyi düz olup sinir kordonunundan oluşur. Kafatası organları ile vücut organları arasındaki bağlantıyı sağlar. Omurilik yardımıyla insan vücudunda; 1. Beyinle organlar arasında bilgi iletimi sağlanır. 2. Refkles davranışlarının oluşması düzenlenir. Refleks: Vücuda yapılan ani ve güçlü etkilere karşı vücudun aynı şekilde tepki göstermesidir. İstemsiz olarak yapılır. Vücudu koruyucu özelliğe sahiptir. Kazanılma şekline göre doğuştan ve sonradan kazanılan olmak üzere iki çeşidi bulunur. (2 ADET) Doğuştan kazanılan (kalıtsal) refleks: Genlerle ilgili olup nesilden nesile aktarılır. Her insanda aynı şekilde bulunur. ( 4 ÇEŞİT) 1. Doğan çocuğun emme hareketi 2. İğne batan parmağın çekilmesi

13 3. Gürültülü sesten ürkme 4. Göz bebeğinin büyüyüp küçülmesi Sonradan kazanılan (şartlı) refleks: Doğumdan sonra deneyimlerle ve öğrenme sonucu kazanılır. Nesilden nesile aktarılmaz. (3 ADET) 1. Limon görünce ağzının sulanması 2. Örgü örme, dans etme, yüzme davranışları 3. Bisiklet ve araba sürme davranışları Çevresel Sinir Sistemi Vücudu ağaç kökü şeklinde saran sinir liflerinden oluşur. Merkezi sinir sistemi ve vücut organları arasındaki sinirsel iletimi sağlar. Sinir dokusunu oluşturun hücrelere nöron denir. Milyarlarca nöron insan vücudunu ağ gibi sararak yönetimi sağlarlar. Nöronlar görevleri için aşırı farklılaşmış olup bölünme yetenekleri yoktur. Çalışmaları sırasında bol miktarda enerji harcarlar. Nöronların şekilleri benzer farklı kısımlardan oluşurlar: 1. Dendrit: Kısa ve çok sayıda olan uzantılardır. Çevreden aldıkları uyarıları aksona taşırlar. 2. Akson: Uzun ve bir tanedir. Dendritten aldığı uyarıları hedefi olan organa doğru taşır. 3. Gövde: Nöronun çekirdek ve organellerinin bulunduğu sitoplazma kısmıdır. Hücredeki hayatsal olayları gerçekleştirir. 4. Miyelin kılıf, bazı nöronlarda, aksonların çevresiyle yalıtımını sağlayarak uyartıların daha hızlı taşınmasını sağlar. 5. Uyarı, nöronları etkileyen çevresel değişmelerdir. Uyartılar (impuls) etkisiyle nöronlarda oluşan elektiriksel ve kimyasal değişmelerdir. İnsan vücudunda görev ve taşınan bilginin farklılığına göre üç çeşit sinir hücresi kullanılır. 1. Duyu nöronu: Uyarıları duyu organlarından merkezi sinir sistemine taşır. 2. Motor nöron: Merkezi sinir sisteminden organlara doğru emir taşır. 3. Ara nöron: Merkezi sinir sistemini oluşturur. Uyarı ve emirler sinirler üzerinde uyartılar şeklinde taşınırlar. Taşınma hızları sabit olup oluşma miktarları değişebilir. Uyartılar nöronlar üzerinde iyonlar yardımıyla elektriksel, nöronlar arasında hormonlar yardımıyla ise kimyasal olarak taşınır. Nöronlar birbirine bağlandığı bölgelere sinaps denir. Sinapslar bir nöronun aksonuyla diğerinin dendriti arasında kurulur. Uyartılar sinapslar üzerinde salgılanan özel hormonlarla taşınır. Böylece uyartının hangi yolu takip ederek hangi organa ulaşacağı belirlenir. DOLAŞIM SİSTEMİ Bütün organ ve sistemler arasında madde iletimini sağlayan yapılara dolaşım sistemi denir. Dolaşım sistemini kalp, damarlar ve kan dokusu oluşturur. Dolaşım sistemi besin, gaz, hormon, artık, antikor gibi maddeleri ilgili hücrelere taşır. Kalp, göğüs boşluğunda bulunan çizgili kaslardan oluşmuş bir organdır. İstemsiz, hızlı, güçlü ve uzun süreli olarak çalışır. Böylece kan sıvısının damarlarda akmasını sağlar. Kalp, kulakçık ve karıncık olmak üzere iki kısımdan oluşur. 1. Kulakçık: Kan sıvısını kalbe doğru çeken kısmıdır. Sol kısmı vücut toplar damarına, sağ kısmı akciğer toplar damarına bağlıdır. 2. Karıncık: Kan sıvısını organlara doğru pompalayan kısımdır. Sol kısmı vücut atar damarıyla, sağ kısmı akciğer atardamarıyla bağlantılıdır.

14 Kalbin sağ tarafında kirli kan (CO2 oranı fazla) ve sol tarafında da temiz kan (O2 oranı fazla) bulunur. Kalbin çevresinde koruyucu olan perikard adlı kaygan zar bulunur. Bu zar kalbi dış etkilerden korur. Kalp üzerinde bulunan damarlara koroner damarlar denir. Bu damarlar kalbin hızlı bir şekilde beslenmesini sağlar. Kalbin çalışması sırasında damarlarda oluşturduğu sarsıntılara nabız denir. Kanın damarlarda akarken oluşturduğu basınca tansiyon denir. Nabız ve tansiyon arttığında damarlardaki kanın akış hızıda artar. Kalpten çıkan kirli ve temiz kanın dolaşma mesafesi ve özelliğine göre iki çeşit dolaşım kullanılır. 1. Küçük kan dolaşımı: Kalpten çıkan kirli kanın akciğerlerde temizlenmesini sağlar. Kalbin sağ karıncığından başlar ve sol kulakçığında biter. 2. Büyük kan dolaşımı: Kalpten çıkan temiz kanın vücut organlarına ulaşmasını sağlar. Kalbin sol karıncığından başlayıp sağ kulakçığında biter. Kalp, her insanın yumruğu büyüklüğünde bir pompadır. Vücutta bulunan en güçlü kas, kalp kasıdır. Kalp dakikada arasında kasılır. Normali ise arasıdır. Kalp iki kulakçık ve iki karıncıktan oluşur. Karıncıklarla kulakçıklar arasında tek yöne geçişe izin veren kalp kapakçıkları yer alır. Kalp göğsün 1/3 alt kısmında, göğüs kemiğinin hemen solundadır. Alt toplar damarı, akciğerlerden sol kulakçığa dökülür. Kulakçıklar, akciğerden ve vücuttan gelen kanı toplayan bölgeler olarak görev yaparlar. Sağ karıncıkta bulunan kan, akciğer atardamarları ile akciğerlere iletilir. Aort adı verilen ana atardamar, sol karıncıktan çıkarak oksijence zengin kanın bütün vücuda dağılmasını sağlar. Kalp atardamarlarına kalbin atımı, nabız şeklinde iletilmektedir. Dikkatle dinlenecek olursa çok düzgün bir şekilde olduğu fark edilir. Kalbin kulakçık ve karıncıkları art arda ritimsel olarak kasılıp gevşerler. Kulakçıklar kasılırken karıncıklar gevşer ve kan sıvısı kulakçıktan karıncığa doğru akar. Karıncıklar kasılırken kulakçıklar gevşer ve kan sıvısı organlara doğru pompalanır. Kalbin kulakçık ve karıncıklarının kasılması dakikada ortalama olarak kez gerçekleşir. Kasılma hızı hormon ve sinirler etkisiyle artırılıp azaltılabilir. Kan damarları, atardamar ve toplardamar olarak iki gruba ayrılır. Atardamarlar kanı kalpten uzaklaştıran, toplardamarlar kanı kalbe getiren damarlardır. Kan kılcal damarlar içerisinde ilerlerken bir kısım kan sıvı dokularına sızar. Bu sıvıya akkan (lenf) adı verilir. Akkan damarları ile de toplanır. Akkan damarları boyunca akkan düğümleri yer alır. Bunlar içerisinde lenfosit denilen akkan hücrelerini yaparlar. Kan, karıncıklardan büyük bir basınçla çıkar. Atardamar duvarında bu basıncın yaptığı etki kan basıncı olarak bilinir. Kanın kalpten çıkarak akciğerlere gidip oksijence zenginleştikten sonra kalbe dönmesine küçük kan dolaşımı denir. Akciğerlerden dönen oksijence zengin kanın, vücuda yayıldıktan sonra tekrar geri dönmesine ise büyük kan dolaşımı denir. Besinlerle alınan temel maddeler ve solunumla alınan oksijen hücre düzeyine kadar kan sayesinde iletilir. Hücre ve dokulardaki artıklar da kanla uzaklaşırlar. Kan iç ortamı dengede tutar. Vücut ısısının düzenlenmesinde görev yapar. Kan içerisinde en bol bulunan hücreler alyuvarlardır. Bir milimetreküp içerisinde 4,5 milyon alyuvar bulunur. Kana ve alyuvarlara kırmızı rengini veren hemoglobinlerdir. Hemoglobin akciğerlerden alınan oksijenin hücrelere, hücrelerden alınan karbondioksitin akciğerlere iletilmesini sağlar. Eğer kanda hemoglobin yetersiz ise anemi (kansızlık) denen durum meydana gelir. Kanda bulunan ikinci hücre grubu akyuvarlardır. Vücudun savunmasıyla ilgili hücrelerdir. Bir milimetreküp kanda arasında akyuvar vardır. Bunlar vücuda giren bakterilerle savaşırlar. Kanda bulunan trombositler kanın pıhtılaşmasında görev yaparlar. Kanın sıvı kısmına plazma adı verilir. İçerisinde kan sıvısının dolaştığı boru şeklindeki yapılara damar denir. Özellik ve görevine göre 3 çeşidi bulunur.

15 1. Atar damarlar: Kalpten organlara kan götüren damarlardır. Vücut ve organ atar damarlarında temiz kan, akciğer atar damarında kirli kan bulunur. Yapısında kalın düz kas tabakası bulunur. Kan basıncı ve akış hızı yüksektir. 2. Toplar damarlar: Organlardan kalbe kan getiren damarlardır. Organ toplar damarlarında kirli kan, akciğer toplar damarında temiz kan bulunur. Yapısında ince düz kas tabakası bulunur. Kan basıncı ve akşı hızı düşüktür. 3. Kılcal damarlar: Atar damarlar ile toplar damarlar arasında bulunur. Kanın atar damardan toplar damara geçmesini sağlar. Yapısında kas dokusu bulunmaz. Kan basıncı normal ve kanın akış hızı en düşüktür. Kan sıvısı, başlı başına bir doku olup, sıvı ve akıcıdır. Su oranı çok yüksektir. Yapısında hücrelerin ihtiyacı olan maddelerle, metobolizma sonucu oluşan zararlı maddeler bulunur. Kan sıvısında; su, mineral, oksijen, karbondioksit ve kan hücreleri bulunur. Kanın yapısında özel görevler yapan kan hücreleri taşınır. 1. Alyuvarlar: Kırmızı renkli ve kanda en fazla bulunan hücrelerdir. Oksijen ve karbondioksitin taşınmasında görev yapar. 2. Akyuvarlar: Beyaz renkli ve kanda en az bulunan hücrelerdir. Mikropların yok edilerek bağışıklığın sağlanmasında görev yapar. 3. Kan pulcukları: Hücre parçaları olup üzerinde pıhtılaşma proteinlerini taşır. Kesilen ve zedelenen damarların onarılmasında görev yaparlar. İnsan kanı A, B, AB ve O olmak üzere dört ayrı guruba ayrılır. İnsanların % 85 inde Rh faktörü denilen özel bir protein bulunur. Bu proteinin bulunduğu kan Rh (+), bulunmadığı kan da Rh (-) olarak adlandırılır. Kan gruplarının oluşumunda alyuvarlar üzerindeki özel protein çeşitleri ve kandaki antikor çeşitleri etkili olur. Alyuvarlar üzerinde A, B ve Rh tipinde 3 çeşit proteinin bulunma durumuna göre farklı kan grupları oluşur. Alyuvar üzerinde; 1) A proteinleri varsa A grubu, 2)B proteinleri varsa B grubu, 3)A, B proteinleri varsa AB grubu, 4)A, B proteinleri yoksa O grubu, 5)Rh proteinleri varsa Rh+ grubu, 6)Rh proteinleri yoksa Rh grubu. Ayrıca, kan sıvısında yabancı proteinleri çökelten özel antikorlar bulunur. Bunlar A antikoru, B antikoru ve Rh antikorudur. A grubunda B antikoru, B grubunda A antikoru, 0 grubunda A, B antikoru, Rh grubunda Rh antikoru bulunur. Yaralanma, ameliyat, hastalanma durumlarında vücuttaki kan sıvısı yeterli olmadığı için vericiden kan nakli yapılır. İki çeşidi kullanılır. 1. İdeal Kan Nakll: Herkesin kendi grubundan kan alıp vermesidir. A «A, B «B, AB «AB, O «O, Rh+ «Rh+, Rh «Rh şeklinde yapılır. 2. Zorunlu Kan Nakli: Kendi grubundan kan bulunmadığı zamanlarda yapılır. SİNDİRİM SİSTEMİ İnsan vücudu devamlı enerji tüketir. Tüketilen bu enerji yiyecek ve içeceklerden sağlanır. Alınan besinlerin vücutta bir dizi işleme tabi tutularak enerji hammaddesi ve yapı taşı öğelerine ayrılması ve daha sonra da kana geçmesine sindirim denir. Sindirim sistemini oluşturan başlıca bölümler aşağıda belirtilmiştir. 1. Ağız ve dişler: Sindirim sisteminin başlangıç yeridir. Ağzın içindeki dil aynı zamanda tat alma organıdır. Konuşma da onun yardımıyla sağlanır. Alınan besin maddeleri, ağız içinde dişlerin yardımıyla parçalanır ve öğütülür. Bu parçalanma işlemine tükürük bezlerinden salgılanan salgılar ve sindirim enzimleri yardım eder.

16 2. Yutak: Ağızda parçalanan ve öğütülen besin maddeleri yutkunma hareketi ile yutağa gelir. Yutak bir boşluktur. Bu boşluk iki yere açılır. Birincisi soluk borusu, ikincisi ise yemek borusudur. Yenen besin maddeleri yutağa geldiğinde soluk borusuna açılan yol kapanır, besinler doğrudan yemek borusuna geçerler. 3. Yemek borusu: Yaklaşık cm uzunluğundadır. Besinler buradan geçerek mideye giderler. 4. Mide: Karın boşluğunun sol tarafında bulunur. Midenin içi, mide suyu denilen salgılar çıkaran bezlerle doludur. Bu salgıların en önemli görevi yenen besinlerin sindirilmesini kolaylaştırmaktır. 5. İncebağırsak: 7-8 m uzunluğunda 3-5 cm genişliğindedir. Mideden sonra başlar. Mide ile birleşim yerinde 12 parmak bağırsağı vardır. Sindirim burada devam eder. İnce ve kalın bağırsaklarının birleştiği yerde kör bağırsak bulunur (iltihaplanmaları sonucu apandisit meydana gelir). 6. Kalınbağırsaklar: 1,5-2 m uzunluğunda ve 3-5 cm genişliğindedir. İnce bağırsakta emilmeyen besin maddeleri burada sindirime uğrar. Geri kalanlar dışkı olarak bu bağırsaktan anüs (makat) yoluyla dışarı atılır. 7. Pankreas: Yaklaşık gr ağırlığında bir salgı bezidir. Çıkardığı salgı ile sindirim sisteminde ve vücut şekerinin düzenlenmesinde önemli görev yapar. 8. Karaciğer: 1,5-2 kg ağırlığında, karın boşluğunun sağ tarafında bulunan bir organdır. 2 parçadan meydana gelir. Bir de safra kesesi vardır. Karaciğer, kan yapma, kan depolama, yağ ve proteinleri depolama, safra üretme, şeker miktarını düzenleme gibi 200 ün üzerinde görevi vardır. Ağızda çiğneme, sindirimin en önemli aşamalarından biridir. Etkin bir şekilde besinlerin çiğnenmesi bir çok sindirim sistem rahatsızlığının ortadan kalkmasını sağlar. Çiğneme ile besinler küçük parçalara ayrılırlar ve midede işlenecek hâle gelirler. Ağızda tükürük içerisinde bulunan bazı enzimler nişastanın bir miktar sindirimine yardımcı olur. Midede bulunan hidroklorik asit birçok mineral tuzunun çözünmesini sağlarken, pepsin denilen protein parçalayıcı enzimler ise protein moleküllerini daha alt birimlerde parçalanmasını sağlar. İnce ve kalın bağırsaklarda daha ileri düzeyde sindirim yapabilecek salgılar bulunur. Safra yağların sindirilir hâle gelmesini sağlar. BOŞALTIM SİSTEMİ Besin maddelerinin hücrelerdeki metabolik olaylarda kullanılması sonucu oluşan ürünlere artık denir. Vücuttaki suyun fazlası, tuzun fazlası, minerallerin fazlası, vitaminlerin fazlası, asitler, gazlar, amonyak, üre ve ürik asitler, ilaçlar artık özelliğinde olup hormonal düzenleme sonucunda boşaltımla dışarı atılabilir. Artıklar dolaşım sıvısı olan kanda bulunur. Kan boşaltım sistemi organlarında süzülerek artıkları ayıklanır. Boşaltım sistemi farklı organlardan oluşur. 1. Böbrek atar damarı: Yapısında bol artık bulunan kirlenmiş kanı organlardan böbreğe doğru getirir. 2. Böbrek toplar damarı: Böbrekte temizlenmiş olan kanı kalbe doğru taşır. 3. Böbrek: Kanı süzerek artıkları ayıklar ve sulandırarak idrarı oluşturur. Kanın bileşimini belirli sınırlar içerisinde düzenler. 4. İdrar kanalı: Artıklı sıvıyı (idrar) idrar kesesine taşır. 5. İdrar kesesi (Mesane): Gün boyu oluşan idrarı depolayarak belli zamanlarda dışarıya atar. Böbrek, boyuna kesildiğinde üç kısımdan oluştuğu görülür. Dış kısmında kabuk, iç kısmında havuzcuk bulunur. 1. Kabuk kısmı: Kanın süzülmesini sağlayarak artıkların kan sıvısından ayrılmasını sağlar. 2. Öz kısmı: Süzüntüde bulunan yararlı maddelerin tekrar kana geri alınmasını sağlar.

17 3. Havuzcuk: Artıkların toplandığı idrarın oluştuğu kısımdır. Bundan başka deri, akciğer ve karaciğer boşaltım yapılmasına yardımcı olur. Deri terleyerek, akciğer solunum yaparak ve karaciğer zehirli maddeleri etkisiz hale getirerek boşaltıma yardımcı olur. ÖZET: İnsan vücudunun anatomik ve fizyolojik yapısı çeşitli sistemlerden oluşmuştur. İnsan vücudu yapı ve çalışma bakımından oldukça karmaşıktır. Tüm inceliği ve özellikleri ile insan vücudunun yapısını anatomi, işleyiş ilkelerini ise fizyoloji ve tıp bilim dalı inceler. Anatomi, Yunancadan gelen ve keserek ayırma, parçalama anlamında bir terimdir. Anatomi geniş anlamda vücudun normal şeklini, yapısını; vücudu oluşturan organları ve bu organlar arasındaki yapısal, görevsel ilişkileri inceleyen bilim dalıdır. Vücud, fiziksel ve kimyasal yapılardan oluşan bir sistemler bütünüdür. Vücut, insan sağlığının maddesel parçasıdır; insan varlığının korunması ve soyun sürekliliği için birbiriyle uyumlu bir biçimde çalışan öğelerden oluşmuştur. İnsan vücudundaki temel sistemler; hareket, sinir, solunum, dolaşım ve sindirim sistemleri olarak sıralanabilir. Bu sistemler duygu, hareket ve beslenme gereksinimlerini yerine getirirler. İnsan vücudunun olağan büyüme ve gelişmesi sistemlerin ve sistemleri oluşturan her organın görevini yerine getirmesine bağlıdır. Vücut yapısında farklılık yaratan faktörler: yaş, ırk, cinsiyet, genetik ve çevresel faktörler olarak sayılabilir. Bu unsurlar içinde anatomik yapıyı farklı kılan ilk iki özellik yaş ve cinsiyettir. Anatomik yapıda cinsiyet arasındaki en belirgin özellik, üreme organlarının tamamen farklı olmasıdır. Yaş faktörünün aynı olduğu var sayıldığında her toplum için ortak olan ancak kişiden kişiye değişebilen bir özellik de boy, vücut ağırlığı, vücut kitlesi, merkezi sinir sisteminin toplam kitlesi gibi kriterlerin erkeklerde daha yüksek değerlerde olmasıdır. ÖNEMLİ NOTLAR İnsan vücudunda farklı mekanizmalar ve sistemler bulunur İnsan vücudu mükemmel bir sanat eseridir. Her insan farklı yaratılmıştır Akciğrler, havanın kana geçmesinde görev alır İnsan vücudunda 205 civarında kemik bulunur. Şekil ve büyüklüğüne göre dört ayrı kemik bulunur. Kaslar şekil değiştirebilen hürcelerden oluşur Omurilik, omurların içerisenden geçer Sinir sistemi, merkezi ve çevresel olmak üzere iki kısımdır Dolaşım sistemi kalp, damar ve kan dokusundan oluşur. Kalp, kulakcık ve karıncık olarak iki kısımdır. Bir milimetreküpte adet akyuvar bulunur. A, B, AB ve O olmak üzere dört kan grubu vardır. Yenilenlerin enerjiye dönüştürlesi sindirim sistemi vasısatıyladır. Böbrek, kabuk, öz ve havuzcuktan oluşur.

VÜCUDUMUZDA SISTEMLER. Destek ve Hareket

VÜCUDUMUZDA SISTEMLER. Destek ve Hareket VÜCUDUMUZDA SISTEMLER Destek ve Hareket DESTEK VE HAREKET SİSTEMİ Vücudun hareket etmesini sağlamak Vücutta bulunan organlara destek sağlamak Destek ve Hareket Sistemi İskelet Sistemi Kaslar Kemikler Eklemler

Detaylı

Anatomik Sistemler. Hastalıklar Bilgisi Ders-2 İskelet-Kas-Sinir Sistemleri

Anatomik Sistemler. Hastalıklar Bilgisi Ders-2 İskelet-Kas-Sinir Sistemleri Anatomik Sistemler Hastalıklar Bilgisi Ders-2 İskelet-Kas-Sinir Sistemleri Anatomik Sistem İskelet Sistemi İskeletin Görevleri Vücuda şekil verir. Vücuda destek sağlar. Göğüs kafes ve kafatası kemikleri

Detaylı

SİNİR SİSTEMLERİ. SANTRAL SİNİR SİSTEMİ Beyin. Anatomik Olarak PERİFERİK SİNİR SİSTEMİ His Motor

SİNİR SİSTEMLERİ. SANTRAL SİNİR SİSTEMİ Beyin. Anatomik Olarak PERİFERİK SİNİR SİSTEMİ His Motor ANATOMİ Anatomi, vücut bölümlerinin yapısını ve gelişimini inceleyen bir bilim dalıdır. Bu bilim dalı, vücut bölümlerinin yapılaşması ve biçimleri ile ilgilendiği için, Morfoloji'nin bir alt grubu veya

Detaylı

SINIFLAR/1.DÖNEM YAZILIYA HAZIRLIK ÇALIŞMASI-2

SINIFLAR/1.DÖNEM YAZILIYA HAZIRLIK ÇALIŞMASI-2 2016-2017 6.SINIFLAR/1.DÖNEM YAZILIYA HAZIRLIK ÇALIŞMASI-2 1. 1.Kafatası 2.Omurga 3.Kalça 4.El bilek 5.Pazu 6.Köprücük 7.Bacak 8.Kaburga 9.Kol 10.Ayak bilek kemikler Yukarıda verilen tabloda vücudumuzda

Detaylı

1- Kulakçıklar Gevşer, Karıncıklar Kasılır :

1- Kulakçıklar Gevşer, Karıncıklar Kasılır : DOLAŞIM SİSTEMİ : Canlılar yaşamsal faaliyetlerini sürdürebilmek için enerjiye ihtiyaç duyarlar. İhtiyaç duyulan bu enerji besinlerden sağlanır. Canlıların hücrelerinde enerjinin üretilebilmesi için gerekli

Detaylı

ADI SOYADI : OKUL NO : SINIFI : 4/ NOTU : FEVZİ ÖZBEY İLKOKULU FEN VE TEKNOLOJİ DERSİ 1. DÖNEM 1. YAZILISI

ADI SOYADI : OKUL NO : SINIFI : 4/ NOTU : FEVZİ ÖZBEY İLKOKULU FEN VE TEKNOLOJİ DERSİ 1. DÖNEM 1. YAZILISI FEVZİ ÖZBEY İLKOKULU FEN VE TEKNOLOJİ DERSİ 1. DÖNEM 1. YAZILISI 1. Aşağıdaki iskeletin temel bölümlerinin isimlerini yazınız. İskeletin temel bölümlerinin görevlerini belirtiniz. ( 10 puan) Bölümleri

Detaylı

ADIM ADIM YGS LYS Adım DOLAŞIM SİSTEMİ 2 DAMARLAR

ADIM ADIM YGS LYS Adım DOLAŞIM SİSTEMİ 2 DAMARLAR ADIM ADIM YGS LYS 174. Adım DOLAŞIM SİSTEMİ 2 DAMARLAR Dolaşım Sisteminde görev alan damarlar şunlardır; 1) Atardamarlar (arterler) 2) Kılcal damarlar (kapiller) 3) Toplardamarlar (venler) 1) Atardamar

Detaylı

DENETLEYİCİ VE DÜZENLEYİCİ SİSTEMLER

DENETLEYİCİ VE DÜZENLEYİCİ SİSTEMLER Denetleyici ve Düzenleyici Sistemler Vücudumuzda aynı anda birçok karmaşık olayın birbirleriyle uyumlu bir şekilde gerçekleşmesi denetleyici ve düzenleyici sistemler tarafından sağlanır. Denetleyici ve

Detaylı

11. SINIF KONU ANLATIMI 42 SİNDİRİM SİSTEMİ 1 SİNDİRİM SİSTEMİ ORGANLARI

11. SINIF KONU ANLATIMI 42 SİNDİRİM SİSTEMİ 1 SİNDİRİM SİSTEMİ ORGANLARI 11. SINIF KONU ANLATIMI 42 SİNDİRİM SİSTEMİ 1 SİNDİRİM SİSTEMİ ORGANLARI Canlılar hayatsal faaliyetlerini gerçekleştirebilmek için ATP ye ihtiyaç duyarlar. ATP yi ise besinlerden sağlarlar. Bu nedenle

Detaylı

ORMANCILIK İŞ BİLGİSİ. Hazırlayan Doç. Dr. Habip EROĞLU Karadeniz Teknik Üniversitesi, Orman Fakültesi

ORMANCILIK İŞ BİLGİSİ. Hazırlayan Doç. Dr. Habip EROĞLU Karadeniz Teknik Üniversitesi, Orman Fakültesi ORMANCILIK İŞ BİLGİSİ Hazırlayan Doç. Dr. Habip EROĞLU Karadeniz Teknik Üniversitesi, Orman Fakültesi 1 Ergonomi Türkçe anlamı ile iş bilim olarak adlandırılan ergonomi, insan çalışmasına ilişkin bilim

Detaylı

Fen ve Teknoloji 7. BOŞALTIM SİSTEMİ. Hazırlayan: NİHAT BAHÇE HAYAL BİLİMDEN DAHA ÖNEMLİDİR. ÇÜNKÜ BİLİM SINIRLIDIR.

Fen ve Teknoloji 7. BOŞALTIM SİSTEMİ. Hazırlayan: NİHAT BAHÇE HAYAL BİLİMDEN DAHA ÖNEMLİDİR. ÇÜNKÜ BİLİM SINIRLIDIR. KAZANIMLAR; BOŞALTIM SİSTEMİ. KARACİĞER: Proteinlerin kullanılması sonucunda amonyak açığa çıkmaktadır. Zehirli olan amonyağı daha az zararlı olması için üreye dönüştürmektedir. 1. Boşaltım sistemi ile

Detaylı

11. SINIF KONU ANLATIMI 48 DOLAŞIM SİSTEMİ 1 KALP KALBİN ÇALIŞMASI

11. SINIF KONU ANLATIMI 48 DOLAŞIM SİSTEMİ 1 KALP KALBİN ÇALIŞMASI 11. SINIF KONU ANLATIMI 48 DOLAŞIM SİSTEMİ 1 KALP KALBİN ÇALIŞMASI DOLAŞIM SİSTEMİ İki kulakçık ve iki karıncık olmak üzere kalpler dört odacıktır. Temiz kan ve kirli kan birbirine karışmaz. Vücuda temiz

Detaylı

Burun, anatomik olarak, yüz üzerinde alınla üst dudak arasında bulunan, dışa çıkıntılı, iki delikli koklama ve solunum organı. Koku alma organıdır.

Burun, anatomik olarak, yüz üzerinde alınla üst dudak arasında bulunan, dışa çıkıntılı, iki delikli koklama ve solunum organı. Koku alma organıdır. Burun, anatomik olarak, yüz üzerinde alınla üst dudak arasında bulunan, dışa çıkıntılı, iki delikli koklama ve solunum organı. Koku alma organıdır. Burun boşluğu iki delikle dışarı açılır. Diğer taraftan

Detaylı

DESTEK ve HAREKET SİSTEMİ. Kemiklerin Görevleri: - Destek ve hareket sistemimiz: iskelet sistemi, eklemler ve kas sisteminden meydana gelir.

DESTEK ve HAREKET SİSTEMİ. Kemiklerin Görevleri: - Destek ve hareket sistemimiz: iskelet sistemi, eklemler ve kas sisteminden meydana gelir. DESTEK ve HAREKET SİSTEMİ - Destek ve hareket sistemimiz: iskelet sistemi, eklemler ve kas sisteminden meydana gelir. İskelet Sistemi - İskelet sisteminin oluşturan yapılar kemiklerdir. - Kemikler şekillerine

Detaylı

1.ÜNİTE: VÜCUDUMUZ BİLMECESİNİ ÇÖZELİM. Fen ve Teknoloji-4.sınıf

1.ÜNİTE: VÜCUDUMUZ BİLMECESİNİ ÇÖZELİM. Fen ve Teknoloji-4.sınıf 1.ÜNİTE: VÜCUDUMUZ BİLMECESİNİ ÇÖZELİM Fen ve Teknoloji-4.sınıf A. DESTEK VE HAREKET SİSTEMİ İSKELET Kemiklerden oluşan ve eklemlerle bağlanan, vücudumuzun dik durmasını ve hareket etmesini sağlayan yapıya

Detaylı

YGS ANAHTAR SORULAR #3

YGS ANAHTAR SORULAR #3 YGS ANAHTAR SORULAR #3 1) Bir insanın kan plazmasında en fazla bulunan organik molekül aşağıdakilerden hangisidir? A) Mineraller B) Su C) Glikoz D) Protein E) Üre 3) Aşağıdakilerden hangisi sinir dokunun

Detaylı

DENETLEYİCİ VE DÜZENLEYİCİ SİSTEMLER

DENETLEYİCİ VE DÜZENLEYİCİ SİSTEMLER DENETLEYİCİ VE DÜZENLEYİCİ SİSTEMLER Vücudumuzda, bir dakika içerisinde, sayamayacağımız kadar çok olay gerçekleşir. Duyuları algılamak, düşünmek, yürümek, konuşmak gibi birçok olay aynı anda gerçekleşir.

Detaylı

VÜCUDUMUZDAKİ SİSTEMLER. Boşaltım Sistemi

VÜCUDUMUZDAKİ SİSTEMLER. Boşaltım Sistemi VÜCUDUMUZDAKİ SİSTEMLER Boşaltım Sistemi İNSANLARDA BOŞALTIMIN AMACI NEDİR? VÜCUDUMUZDAN HANGİ ATIK MADDELER UZAKLAŞTIRILIR? İDRAR SU TUZ KARBONDİOKSİT BESİN ATIKLARI ÜRE ATIK MADDELERİ VÜCUDUMUZDAN HANGİ

Detaylı

3- Destek ve Hareket Sisteminin (Kasların) Çalışması :

3- Destek ve Hareket Sisteminin (Kasların) Çalışması : KAS SİSTEMİ İskelet sistemindeki kemiklerin üzerini örten, iç organların yapısına katılarak vücudun ve iç organların hareket etmesini sağlayan kasların oluşturduğu sisteme kas sistemi denir. a) Kasların

Detaylı

HİSTOLOJİ. DrYasemin Sezgin

HİSTOLOJİ. DrYasemin Sezgin HİSTOLOJİ DrYasemin Sezgin HİSTOLOJİ - Canlı vücudunu meydana getiren hücre, doku ve organların çıplak gözle görülemeyen (mikroskopik) yapılarını inceleyen bir bilim koludur. - Histolojinin sözlük anlamı

Detaylı

Kazanım Merkezli Çalışma Kağıdı 1. Ünite Vücudumuzda Sistemler Boşaltım Sistemi

Kazanım Merkezli Çalışma Kağıdı 1. Ünite Vücudumuzda Sistemler Boşaltım Sistemi Fen Bilimleri 7. Sınıf. Ünite Aşağıda, boşaltım sistemi ile ilgili verilen ifadelerden doğru olanlarının yanına (), yanlış olanlarının yanına () koyunuz. Aşağıda verilen resimde sinir hücresinin kısımları

Detaylı

Besin Glikoz Zeytin Yağ. Parçalanma Yağ Ceviz Karbonhidrat. Mide Enerji Gliserol Yapıcı Onarıcı. Yemek Ekmek Deri Et, Süt, Yumurta

Besin Glikoz Zeytin Yağ. Parçalanma Yağ Ceviz Karbonhidrat. Mide Enerji Gliserol Yapıcı Onarıcı. Yemek Ekmek Deri Et, Süt, Yumurta SİNDİRİM SİSTEMİ KARBONHİDRAT PROTEİN Besin Glikoz Zeytin Yağ Parçalanma Yağ Ceviz Karbonhidrat Mide Enerji Gliserol Yapıcı Onarıcı Yemek Ekmek Deri Et, Süt, Yumurta Enzim Şeker Enerji Aminoasit YAĞ VİTAMİN

Detaylı

FEN BİLİMLERİ TESTİ 6. SINIF

FEN BİLİMLERİ TESTİ 6. SINIF 6. SINIF FEN BİLİMLERİ TESTİ Bu testte, Fen Bilimleri alanına ait 20 soru bulunmaktadır. Bu testin çözümü için önerilen süre 40 dakikadır. 3. 1. I. Hücrenin enerji ihtiyacını karşılar. II. Bitki ve hayvan

Detaylı

YGS ANAHTAR SORULAR #4

YGS ANAHTAR SORULAR #4 YGS ANAHTAR SORULAR #4 1) Düz ve çizgili kasları ayırt etmek için, I. Kasılıp gevşeme hızı II. Oksijensiz solunum yapma III. Çekirdeğin sayısı ve konumu IV. İstemli çalışma verilen özelliklerden hangileri

Detaylı

Solunum, genel anlamda canlı organizmada gaz değişimini ifade etmek için kullanılır.

Solunum, genel anlamda canlı organizmada gaz değişimini ifade etmek için kullanılır. SOLUNUM SİSTEMLERİ Solunum, genel anlamda canlı organizmada gaz değişimini ifade etmek için kullanılır. 1. Dış Solunum Solunum organlarıyla dış ortamdan hava alınması ve verilmesi, yani soluk alıp vermeye

Detaylı

KAN VE KAN HÜCRELERİ İNSAN VÜCUDU KONUSUNDA BİLİNMESİ GEREKENLER 33

KAN VE KAN HÜCRELERİ İNSAN VÜCUDU KONUSUNDA BİLİNMESİ GEREKENLER 33 İNSAN VÜCUDU KONUSUNDA BİLİNMESİ GEREKENLER 33 İlkyardım, sağlıkla ilgili bazı uygulamalar olduğundan, uygulamalarda başarılı olabilmek için ilkyardımcının, insan vücudunun yapısı ve işleyişi konusunda

Detaylı

Ergonomi Yunanca. Ergos: iş Nomos: Yasa

Ergonomi Yunanca. Ergos: iş Nomos: Yasa 20-)ERGONOMİ Ergonomi Yunanca Ergos: iş Nomos: Yasa kelimelerinin birleşiminden meydana gelmektedir. İnsan, araç-gereç ve çevre koşullarının etkileşimini inceleyen ve bu etkileşmeyle ortaya çıkan fiziksel

Detaylı

MAKEDONYA BİYOLOGLAR BİRLİĞİ. Çözümler

MAKEDONYA BİYOLOGLAR BİRLİĞİ. Çözümler MAKEDONYA BİYOLOGLAR BİRLİĞİ Biyoloji dersinden 8.sınıflar için Belediye Yarışması TOPLAM PUAN 100 Çözümler 1. Verilen resimde insan vücuduna bulunan dokuz tane organik sistem gösterilmiştir. Her birinin

Detaylı

A. Aşağıdaki destek ve hareket sistemi ile ilgili verilen kavram ağını uygun şekilde doldururunuz.

A. Aşağıdaki destek ve hareket sistemi ile ilgili verilen kavram ağını uygun şekilde doldururunuz. VÜCUDUMUZDA SİSTEMLER ÜNİTE KAZANIM DEĞERLENDİRME ÇALIŞMA YAPRAĞI /11/2017 A. Aşağıdaki destek ve hareket sistemi ile ilgili verilen kavram ağını uygun şekilde doldururunuz. Kas Sistemi Destek ve Hareket

Detaylı

DÖNEM 2- I. DERS KURULU AMAÇ VE HEDEFLERİ

DÖNEM 2- I. DERS KURULU AMAÇ VE HEDEFLERİ DÖNEM 2- I. DERS KURULU AMAÇ VE HEDEFLERİ Kan, kalp, dolaşım ve solunum sistemine ait normal yapı ve fonksiyonların öğrenilmesi 1. Kanın bileşenlerini, fiziksel ve fonksiyonel özelliklerini sayar, plazmanın

Detaylı

ÇEVRESEL SİNİR SİSTEMİ SELİN HOCA

ÇEVRESEL SİNİR SİSTEMİ SELİN HOCA ÇEVRESEL SİNİR SİSTEMİ SELİN HOCA Çevresel Sinir Sistemi (ÇSS), Merkezi Sinir Sistemine (MSS) bilgi ileten ve bilgi alan sinir sistemi bölümüdür. Merkezi Sinir Sistemi nden çıkarak tüm vücuda dağılan sinirleri

Detaylı

11. SINIF KONU ANLATIMI 25 İNSAN FİZYOLOJİSİ SİNİR SİSTEMİ-9 ÇEVRESEL (PERİFERİK) SİNİR SİSTEMİ SİNİR SİSTEMİ HASTALIKLARI

11. SINIF KONU ANLATIMI 25 İNSAN FİZYOLOJİSİ SİNİR SİSTEMİ-9 ÇEVRESEL (PERİFERİK) SİNİR SİSTEMİ SİNİR SİSTEMİ HASTALIKLARI 11. SINIF KONU ANLATIMI 25 İNSAN FİZYOLOJİSİ SİNİR SİSTEMİ-9 ÇEVRESEL (PERİFERİK) SİNİR SİSTEMİ SİNİR SİSTEMİ HASTALIKLARI B) ÇEVRESEL (PERİFERAL) SİNİR SİSTEMİ Çevresel Sinir Sistemi (ÇSS), Merkezi Sinir

Detaylı

FEN VE TEKNOLOJİ. İskeletin Görevleri İskeletin Kısımları 4. SINIF. Soru 1: Vücuda şekil veren ve harekete yardımcı olan sert yapılar nelerdir?

FEN VE TEKNOLOJİ. İskeletin Görevleri İskeletin Kısımları 4. SINIF. Soru 1: Vücuda şekil veren ve harekete yardımcı olan sert yapılar nelerdir? 4. SINIF 1. İskeletin Görevleri İskeletin Kısımları Soru 1: Vücuda şekil veren ve harekete yardımcı olan sert yapılar nelerdir? 3. Soru 2: Uzunlukları ve şekilleri farklı kemiklerin bir araya gelmesi ile

Detaylı

A BÖLÜMÜ NÜ DEĞERLENDİRELİM

A BÖLÜMÜ NÜ DEĞERLENDİRELİM A BÖLÜMÜ NÜ EĞERLENİRELİM A. Aşağıdaki resimde numaralar ile gösterilen bölümlerin neler olduğunu ve bu bölümlerin görevlerini noktalı yerlere kısaca yazınız. 1... 1 2 3............... 2 3...... B. Aşağıda

Detaylı

DENETLEYİCİ VE DÜZENLEYİCİ SİSTEMLER

DENETLEYİCİ VE DÜZENLEYİCİ SİSTEMLER DENETLEYİCİ VE DÜZENLEYİCİ SİSTEMLER Denetleyici ve Düzenleyici Sistemler, vücudumuzda gerçekleşen olayların düzenli, birbiriyle uyumlu ve sorunsuz olması, hücrelerin bir araya gelerek oluşturduğu doku,

Detaylı

VÜCUDUMUZUN BİLMECESİNİ ÇÖZELİM

VÜCUDUMUZUN BİLMECESİNİ ÇÖZELİM ÜNİTE 1 VÜCUDUMUZUN BİLMECESİNİ ÇÖZELİM DESTEK VE HAREKET SİSTEMİ - 1 Ad :... Soyad :... Vücudumuzu ayakta tutan, hareket etmemizi sağlayan ve bazı önemli organları koruyan sert yapıya iskelet denir. İskelet

Detaylı

ÜNİTE ÜNİTE. ERGONOMİ Dr. Ercüment N. DİZDAR İÇİNDEKİLER HEDEFLER İNSAN VÜCUDUNUN ANOTOMİ VE FİZYOLOJİSİ

ÜNİTE ÜNİTE. ERGONOMİ Dr. Ercüment N. DİZDAR İÇİNDEKİLER HEDEFLER İNSAN VÜCUDUNUN ANOTOMİ VE FİZYOLOJİSİ HEDEFLER İÇİNDEKİLER İNSAN VÜCUDUNUN ANOTOMİ VE FİZYOLOJİSİ İnsan Anatomisi Solunum Sistemi Hareket Sistemi Sinir Sistemi Dolaşım Sistemi Sindirim Sistemi Boşaltım Sistemi ERGONOMİ Dr. Ercüment N. DİZDAR

Detaylı

1. ÜNİTE VÜCUDUMUZUN BİLMECESİNİ ÇÖZELİM

1. ÜNİTE VÜCUDUMUZUN BİLMECESİNİ ÇÖZELİM 1. ÜNİTE VÜCUDUMUZUN BİLMECESİNİ ÇÖZELİM Yandaki resimde hastalandığında hastaneye giden Efe nin vücudunun röntgen filmi verilmiştir. Röntgen filminde görülen açık renkli kısımlar Efe nin vücudunda bulunan

Detaylı

Gaz Alışverişi, İnsanda Solunum Sistemi

Gaz Alışverişi, İnsanda Solunum Sistemi A. GAZ ALIŞ VERİŞİ Gaz Alışverişi, İnsanda Solunum Sistemi Canlılarda hayatsal olayların sürdürülebilmesi için gerekli olan enerji hücresel solunumla elde edilir. Genellikle oksijenli olarak gerçekleşen

Detaylı

11. SINIF KONU ANLATIMI 32 DUYU ORGANLARI 1 DOKUNMA DUYUSU

11. SINIF KONU ANLATIMI 32 DUYU ORGANLARI 1 DOKUNMA DUYUSU 11. SINIF KONU ANLATIMI 32 DUYU ORGANLARI 1 DOKUNMA DUYUSU DUYU ORGANLARI Canlının kendi iç bünyesinde meydana gelen değişiklikleri ve yaşadığı ortamda mevcut fiziksel, kimyasal ve mekanik uyarıları alan

Detaylı

KAS FİZYOLOJİSİ. Yrd.Doç.Dr. Önder AYTEKİN

KAS FİZYOLOJİSİ. Yrd.Doç.Dr. Önder AYTEKİN KAS FİZYOLOJİSİ Yrd.Doç.Dr. Önder AYTEKİN Uyarılabilen dokular herhangi bir uyarıya karşı hücre zarlarının elektriksel özelliğini değiştirerek aksiyon potansiyeli oluşturup, iletebilme özelliği göstermektedir.

Detaylı

İnsan vücudunda üç tip kas vardır: İskelet kası Kalp Kası Düz Kas

İnsan vücudunda üç tip kas vardır: İskelet kası Kalp Kası Düz Kas Kas Fizyolojisi İnsan vücudunda üç tip kas vardır: İskelet kası Kalp Kası Düz Kas Vücudun yaklaşık,%40 ı çizgili kas, %10 u düz kas kastan oluşmaktadır. Kas hücreleri kasılma (kontraksiyon) yeteneğine

Detaylı

İskelet ve kemik çeşitleri nelerdir?

İskelet ve kemik çeşitleri nelerdir? On5yirmi5.com İskelet ve kemik çeşitleri nelerdir? İskelet ve kemik çeşitleri nelerdir? Yayın Tarihi : 16 Kasım 2012 Cuma (oluşturma : 1/4/2017) A. İSKELET ÇEŞİTLERİ Hayvanların çoğunda, vücuda destek

Detaylı

Kazanım Merkezli Çalışma Kağıdı 1. Ünite Vücudumuzda Sistemler Sindirim Sistemi

Kazanım Merkezli Çalışma Kağıdı 1. Ünite Vücudumuzda Sistemler Sindirim Sistemi Fen Bilimleri 7. Sınıf Aşağıda, sindirim sistemi ile ilgili verilen ifadelerden doğru olanlarının yanına (, yanlış olanlarının yanına (Y) koyunuz. Aşağıda verilen resimde sindirim sistemi organlarının

Detaylı

Kanın fonksiyonel olarak üstlendiği görevler

Kanın fonksiyonel olarak üstlendiği görevler EGZERSİZ VE KAN Kanın fonksiyonel olarak üstlendiği görevler Akciğerden dokulara O2 taşınımı, Dokudan akciğere CO2 taşınımı, Sindirim organlarından hücrelere besin maddeleri taşınımı, Hücreden atık maddelerin

Detaylı

CANLILARIN ORTAK ÖZELLİKLERİ Beslenme Boşaltım Üreme Büyüme Uyarıları algılama ve cevap verme Hareket Solunum Hücreli yapı

CANLILARIN ORTAK ÖZELLİKLERİ Beslenme Boşaltım Üreme Büyüme Uyarıları algılama ve cevap verme Hareket Solunum Hücreli yapı CANLILARIN ORTAK ÖZELLİKLERİ Beslenme Boşaltım Üreme Büyüme Uyarıları algılama ve cevap verme Hareket Solunum Hücreli yapı Hayvan hücreleri mikroskop ile incelendiğinde hücre şekillerinin genelde yuvarlak

Detaylı

İNSAN VÜCUDU Hücre: İnsan vücudunun en küçük yapı taşına hücre denir. Hücrenin beslenmesinde hücre zarı yardımcı olur. İnsan Yapısı: Hücreler birleşerek dokuları,dokular birleşerek organları, organlar

Detaylı

SİNDİRİM SİSTEMİ. Besinlerin kimyasal sindirimi. Ağızda başlar değişimi. Karbonhidratların sindirimi. Enzimler sayesinde gerçekleşti.

SİNDİRİM SİSTEMİ. Besinlerin kimyasal sindirimi. Ağızda başlar değişimi. Karbonhidratların sindirimi. Enzimler sayesinde gerçekleşti. SİNDİRİM SİSTEMİ Besinlerin kimyasal sindirimi Ağızda başlar değişimi Karbonhidratların sindirimi Enzimler sayesinde gerçekleşti. Yutağa geldi besinler Fazla durmadı gittiler Yemek borusuna gelince Kaslar

Detaylı

solunum >solunum gazlarının vücut sıvısı ile hücreler arasındaki değişimidir.

solunum >solunum gazlarının vücut sıvısı ile hücreler arasındaki değişimidir. GAZ ALIŞVERİŞİ O2'li solunum yapan canlıların bazılarında O2'in alınıp CO2'in atılmasını sağlayan yapılar bulunur.bu yapı ve organlar solunum sistemini oluşturur. solunum ------>solunum organlarıyla dış

Detaylı

Solunum Sistemi Fizyolojisi

Solunum Sistemi Fizyolojisi Solunum Sistemi Fizyolojisi 1 2 3 4 5 6 7 Solunum Sistemini Oluşturan Yapılar Solunum sistemi burun, agız, farinks (yutak), larinks (gırtlak), trakea (soluk borusu), bronslar, bronsioller, ve alveollerden

Detaylı

TEMEL İLK YARDIM VE ACİL MÜDAHALE

TEMEL İLK YARDIM VE ACİL MÜDAHALE 1 TEMEL İLK YARDIM VE ACİL MÜDAHALE GİRİŞ : Bir yaralı, hasta ya da kazazedeye ilk yardım yapabilmek ya da herhangi bir yardımda bulunabilmek için, öncelikle gerekenlerin doğru yapılabilmesi için, insan

Detaylı

HAYVANSAL HÜCRELER VE İŞLEVLERİ. YRD. DOÇ. DR. ASLI SADE MEMİŞOĞLU RESİM İŞ ZEMİN KAT ODA: 111

HAYVANSAL HÜCRELER VE İŞLEVLERİ. YRD. DOÇ. DR. ASLI SADE MEMİŞOĞLU RESİM İŞ ZEMİN KAT ODA: 111 HAYVANSAL HÜCRELER VE İŞLEVLERİ YRD. DOÇ. DR. ASLI SADE MEMİŞOĞLU RESİM İŞ ZEMİN KAT ODA: 111 asli.memisoglu@deu.edu.tr KONULAR HAYVAN HÜCRESİ HAYVAN, BİTKİ, MANTAR, BAKTERİ HÜCRE FARKLARI HÜCRE ORGANELLERİ

Detaylı

Akciğerin yapısı ve görevleri

Akciğerin yapısı ve görevleri On5yirmi5.com Akciğerin yapısı ve görevleri Akciğer, karaciğer, böbrek, kalp ve gözün yapı, çalışması ve görevleri Yayın Tarihi : 15 Kasım 2012 Perşembe (oluşturma : 3/17/2017) AKCİĞERİN YAPISI VE GÖREVLERİ

Detaylı

ADIM ADIM YGS LYS Adım DOLAŞIM SİSTEMİ 5 İNSANDA BAĞIŞIKLIK VE VÜCUDUN SAVUNULMASI

ADIM ADIM YGS LYS Adım DOLAŞIM SİSTEMİ 5 İNSANDA BAĞIŞIKLIK VE VÜCUDUN SAVUNULMASI ADIM ADIM YGS LYS 177. Adım DOLAŞIM SİSTEMİ 5 İNSANDA BAĞIŞIKLIK VE VÜCUDUN SAVUNULMASI İNSANDA BAĞIŞIKLIK VE VÜCUDUN SAVUNULMASI Hastalık yapıcı organizmalara karşı vücudun gösterdiği dirence bağışıklık

Detaylı

6.Sınıf. Canlılık Hücreyle Başlar Konu Testi FEN BİLİMLERİ. Test-01 I II III. Yukarıdaki şekilde bir hayvan hücresi genel kısımlarıyla modellenmiştir.

6.Sınıf. Canlılık Hücreyle Başlar Konu Testi FEN BİLİMLERİ. Test-01 I II III. Yukarıdaki şekilde bir hayvan hücresi genel kısımlarıyla modellenmiştir. Canlılık Hücreyle Başlar Konu Testi FEN BİLİMLERİ 6.Sınıf Test-01 1. 4. I II III Yukarıdaki şekilde bir hayvan hücresi genel kısımlarıyla modellenmiştir. Buna göre I, II ve III numaralı yapılar aşağıdakilerden

Detaylı

Sağlık Bülteni İLK YARDIM BÖLÜM I

Sağlık Bülteni İLK YARDIM BÖLÜM I Sağlık Bülteni ODTÜ G. V. ÖZEL MERSİN İLKÖĞRETİM OKULU Kasım 2013 İLK YARDIM BÖLÜM I Hayatımız boyunca çeşitli nedenlerle yaralanmalar veya hastalıklarla karşılaşmamız kaçınılmazdır. Yaşamımızın çeşitli

Detaylı

Araç-gereç, makine, sistem, iş, çalışma akış ve düzeninin; insanlar tarafından rahat, etkili, verimli ve güvenli olarak kullanılmasını sağlamak için;

Araç-gereç, makine, sistem, iş, çalışma akış ve düzeninin; insanlar tarafından rahat, etkili, verimli ve güvenli olarak kullanılmasını sağlamak için; ERGONOMİ: Araç-gereç, makine, sistem, iş, çalışma akış ve düzeninin; insanlar tarafından rahat, etkili, verimli ve güvenli olarak kullanılmasını sağlamak için; insanların davranışı, yetenekleri, kısıtlılıkları

Detaylı

Yukarıda verilen canlılardan hangisi ya da hangileri yaşamsal faaliyetini sürdürebilmek için beslenmek zorundadır?

Yukarıda verilen canlılardan hangisi ya da hangileri yaşamsal faaliyetini sürdürebilmek için beslenmek zorundadır? 1- l- ll- lll- ıv- Yukarıda verilen canlılardan hangisi ya da hangileri yaşamsal faaliyetini sürdürebilmek için beslenmek zorundadır? A) Yalnız ı B) ıı ve ııı C) ı, II, ıv D) Hepsi 2- A Kandaki zararlı

Detaylı

KONUT MUTFAKLARINDA ERGONOMİK VE ANTROPOMETRİK YAKLAŞIMIN BİREY YAŞAMINA ETKİLERİNİN ARAŞTIRILMASI

KONUT MUTFAKLARINDA ERGONOMİK VE ANTROPOMETRİK YAKLAŞIMIN BİREY YAŞAMINA ETKİLERİNİN ARAŞTIRILMASI MYO-ÖS 2010- Ulusal Meslek Yüksekokulları Öğrenci Sempozyumu 21-22 EKİM 2010-DÜZCE KONUT MUTFAKLARINDA ERGONOMİK VE ANTROPOMETRİK YAKLAŞIMIN BİREY YAŞAMINA ETKİLERİNİN ARAŞTIRILMASI İbrahim PINARCI 1 Bilecik

Detaylı

10. Sınıf Biyoloji Konuları Hücre Bölünmeleri Kalıtımın Genel İlkeleri Ekosistem Ekolojisi ve Güncel Çevre Sorunları

10. Sınıf Biyoloji Konuları Hücre Bölünmeleri Kalıtımın Genel İlkeleri Ekosistem Ekolojisi ve Güncel Çevre Sorunları 10. Sınıf Biyoloji Konuları Hücre Bölünmeleri Mitoz ve Eşeysiz Üreme Canlılarda hücre bölünmesinin gerekliliği Mayoz ve Eşeyli Üreme Kalıtımın Genel İlkeleri Kalıtım ve Biyolojik Çeşitlilik Kalıtımın genel

Detaylı

CANLILARIN YAPISINDA BULUNAN TEMEL BİLEŞENLER

CANLILARIN YAPISINDA BULUNAN TEMEL BİLEŞENLER CANLILARIN YAPISINDA BULUNAN TEMEL BİLEŞENLER Canlıların yapısında bulunan moleküller yapısına göre 2 ye ayrılır: I. İnorganik Bileşikler: Bir canlı vücudunda sentezlenemeyen, dışardan hazır olarak aldığı

Detaylı

Yukarıda Güneş Sistemimizde bulunan gezegenler Güneş e yakınlıklarına göre sıralanmış ve 1 den 8 e kadar numaralandırılmışlardır.

Yukarıda Güneş Sistemimizde bulunan gezegenler Güneş e yakınlıklarına göre sıralanmış ve 1 den 8 e kadar numaralandırılmışlardır. 8-9 EĞİTİM ÖĞRETİM ILI PUAN Adı :... Soyadı :... Sınıfı :... Numarası :... eneme. 7 8 ukarıda Güneş Sistemimizde bulunan gezegenler Güneş e yakınlıklarına göre sıralanmış ve den 8 e kadar numaralandırılmışlardır.

Detaylı

ADIM ADIM YGS LYS Adım BOŞALTIM SİSTEMİ 3

ADIM ADIM YGS LYS Adım BOŞALTIM SİSTEMİ 3 ADIM ADIM YGS LYS 184. Adım BOŞALTIM SİSTEMİ 3 2) Geri Emilim (Reabsorpsiyon) Bowman kapsülüne gelen süzüntü geri emilim olmadan dışarı atılsaydı zararlı maddelerle birlikte yararlı maddelerde kaybedilirdi.

Detaylı

11. SINIF KONU ANLATIMI 43 SİNDİRİM SİSTEMİ 2 SİNDİRİM SİSTEMİ ORGANLARI

11. SINIF KONU ANLATIMI 43 SİNDİRİM SİSTEMİ 2 SİNDİRİM SİSTEMİ ORGANLARI 11. SINIF KONU ANLATIMI 43 SİNDİRİM SİSTEMİ 2 SİNDİRİM SİSTEMİ ORGANLARI 4) Mide Tek gözlü torba şeklinde olan, kaburgaların ve diyaframın altında karın boşluğunun sol üst bölgesinde, yemek borusu ve ince

Detaylı

ADIM ADIM YGS-LYS 52. ADIM CANLILARIN SINIFLANDIRILMASI-12 HAYVANLAR ALEMİ 3- OMURGALI HAYVANLAR SORU ÇÖZÜMÜ

ADIM ADIM YGS-LYS 52. ADIM CANLILARIN SINIFLANDIRILMASI-12 HAYVANLAR ALEMİ 3- OMURGALI HAYVANLAR SORU ÇÖZÜMÜ ADIM ADIM YGS-LYS 52. ADIM CANLILARIN SINIFLANDIRILMASI-12 HAYVANLAR ALEMİ 3- OMURGALI HAYVANLAR SORU ÇÖZÜMÜ Halkalı solucanlar çift cinsiyetli olmalarına rağmen döllenme kendi kendine değil, iki ayrı

Detaylı

Yüzmenin Faydaları \ Kas-İskelet Sistemi \ Kas-İskelet Sistemi YÜZMENİN KAS-İSKELET SİSTEMLERİ ÜZERİNE ETKİLERİ

Yüzmenin Faydaları \ Kas-İskelet Sistemi \ Kas-İskelet Sistemi YÜZMENİN KAS-İSKELET SİSTEMLERİ ÜZERİNE ETKİLERİ Yüzmenin Faydaları \ Kas-İskelet Sistemi \ Kas-İskelet Sistemi YÜZMENİN KAS-İSKELET SİSTEMLERİ ÜZERİNE ETKİLERİ Kas gerilebilme ve kasılabilme yeteneğine sahip liflerden oluşur. Kas dokusu üçe ayrılır.

Detaylı

FİZYOLOJİ Yrd.Doç.Dr. Önder AYTEKİN

FİZYOLOJİ Yrd.Doç.Dr. Önder AYTEKİN FİZYOLOJİ Yrd.Doç.Dr. Önder AYTEKİN Fizyolojide Temel Kavramlar FİZYOLOJİ Fizyolojinin amacı; Yaşamın başlangıcı- gelişimi ve ilerlemesini sağlayan fiziksel ve kimyasal etkenleri açıklamaktır (tanımlamak)

Detaylı

İmalat. Hizmet. Ofis işleri. Ev işleri ve boş zaman aktiviteleri. Tüketici ürünleri. Ergonominin prensipleri: 1. Nötral pozisyonlarda çalış

İmalat. Hizmet. Ofis işleri. Ev işleri ve boş zaman aktiviteleri. Tüketici ürünleri. Ergonominin prensipleri: 1. Nötral pozisyonlarda çalış Ergonomi, insan ve sistemler arasındaki ilişkileri optimize etmek üzere alet, ekipman ve görev dizayn etmek alanında yapılan çalışmalardan oluşur. Ergonominin konusuna giren sektörler: İmalat Hizmet Ofis

Detaylı

Hatırlatma: 1. Ünitede canlıların en küçük yapı biriminin hücre olduğunu,

Hatırlatma: 1. Ünitede canlıların en küçük yapı biriminin hücre olduğunu, Hatırlatma: 1. Ünitede canlıların en küçük yapı biriminin hücre olduğunu, hücrelerin bir araya gelerek dokuları, dokuların bir araya gelerek organları, organların bir araya gelerek sistemleri oluşturduğunu

Detaylı

17 İNSAN FİZYOLOJİSİ SİNİR SİSTEMİ-1 Nöron- Glia- Nöron Çeşitleri

17 İNSAN FİZYOLOJİSİ SİNİR SİSTEMİ-1 Nöron- Glia- Nöron Çeşitleri 17 İNSAN FİZYOLOJİSİ SİNİR SİSTEMİ-1 Nöron- Glia- Nöron Çeşitleri SİNİR SİSTEMİ Sinir sistemini SİNİR DOKU oluşturur. Bu dokuda NÖRON (SİNİR HÜCRESİ) ve GLİA (NÖROGLİA) hücreleri bulunur. Sinir doku, uyarıların

Detaylı

Sistemin Diğer Özellikleri Atar ve toplar damarlar birbirleriyle bağlantılı olduğu için devamlıdır. Bu bağlantıyı kılcal damarlar sağlar. Kan devamlı

Sistemin Diğer Özellikleri Atar ve toplar damarlar birbirleriyle bağlantılı olduğu için devamlıdır. Bu bağlantıyı kılcal damarlar sağlar. Kan devamlı DOLAŞIM SİSTEMLERİ Çok hücreli canlılarda, alınan besinlerin ve oksijenin hücrelere ulaştırmak ve artık maddeleri dokulardan uzaklaştırmak için bir taşıma sistemine ihtiyaç vardır. Hayvanlarda bu işlemleri

Detaylı

İnsanda Destek ve Hareket Sistemi

İnsanda Destek ve Hareket Sistemi İnsanda Destek ve Hareket Sistemi A. HAYVANLARDA DESTEK VE HAREKET Canlı vücuduna desteklik görevi yapan, vücudun çeşitli kısımlarını koruyan ve hareketi sağlayan sisteme destek ve hareket sistemi denir.

Detaylı

HAYVANLARDA DOLAŞIM SİSTEMLERİ. YRD. DOÇ. DR ASLI SADE MEMİŞOĞLU

HAYVANLARDA DOLAŞIM SİSTEMLERİ. YRD. DOÇ. DR ASLI SADE MEMİŞOĞLU HAYVANLARDA DOLAŞIM SİSTEMLERİ YRD. DOÇ. DR ASLI SADE MEMİŞOĞLU asli.memisoglu@deu.edu.tr kisi.deu.edu.tr@asli.memisoglu HAYVANLAR NEDEN DOLAŞIM SİSTEMİNE İHTİYAÇ DUYAR? Çevreden alınan besinlerin ve oksijenin

Detaylı

Sigara sağlığa zararlı olmasına rağmen birçok kişi bunu bile bile sigara kullanmaktadır. En yaygın görülen zararlı alışkanlıkların içinde en başı

Sigara sağlığa zararlı olmasına rağmen birçok kişi bunu bile bile sigara kullanmaktadır. En yaygın görülen zararlı alışkanlıkların içinde en başı Sigara sağlığa zararlı olmasına rağmen birçok kişi bunu bile bile sigara kullanmaktadır. En yaygın görülen zararlı alışkanlıkların içinde en başı çeken sigara vücuda birçok zarar vermekte ve uzun süre

Detaylı

Beynin Anatomik Açıdan İncelenmesi ve Beyin Sisteminin İşleyişi

Beynin Anatomik Açıdan İncelenmesi ve Beyin Sisteminin İşleyişi Beynin Anatomik Açıdan İncelenmesi ve Beyin Sisteminin İşleyişi - Ana Hatlarıyla Merkezi Sinir Sistemi - Sinir Hücrelerinin (Nöronlar) Temel İşleyişi - Hücre Gövdesi, Dendrit, Aksonlar, Sinaptik Ağlar

Detaylı

Fizyoloji PSİ 123 Hafta Haft 13 a

Fizyoloji PSİ 123 Hafta Haft 13 a Fizyoloji PSİ 123 Hafta 13 Sağkalım için hücreler çevreleri ile madde alışverişi yapmalıdır O2 ve besin maddelerinin alınıp, CO2 ve atık maddelerin verilmesi Difüzyon madde taşınımında kısa mesafeler için

Detaylı

BÖLÜM I HÜCRE FİZYOLOJİSİ...

BÖLÜM I HÜCRE FİZYOLOJİSİ... BÖLÜM I HÜCRE FİZYOLOJİSİ... 1 Bilinmesi Gereken Kavramlar... 1 Giriş... 2 Hücrelerin Fonksiyonel Özellikleri... 2 Hücrenin Kimyasal Yapısı... 2 Hücrenin Fiziksel Yapısı... 4 Hücrenin Bileşenleri... 4

Detaylı

DOLAŞIM SİSTEMİ TERİMLERİ. Müge BULAKBAŞI Yüksek Hemşire

DOLAŞIM SİSTEMİ TERİMLERİ. Müge BULAKBAŞI Yüksek Hemşire DOLAŞIM SİSTEMİ TERİMLERİ Müge BULAKBAŞI Yüksek Hemşire Dokuların oksijen ve besin ihtiyacını karşılayan, kanın vücutta dolaşmasını temin eden, kalp ve kan damarlarının meydana getirdiği sisteme dolaşım

Detaylı

DESTEK VE HAREKET SİSTEMİ

DESTEK VE HAREKET SİSTEMİ DESTEK VE HAREKET SİSTEMİ İnsanlar ve hayvanlar hareket etme özeliğine sahiptirler. Bu hareketlerin büyük bir kısmı besin bulma, düşmanda kaçma, göç etme ve yaşadığı alanı savunma gibi gereksinimlerden

Detaylı

BOŞALTIM SİSTEMİ ORGANLARI

BOŞALTIM SİSTEMİ ORGANLARI BOŞALTIM SİSTEMİ BOŞALTIM NEDİR? O Vücudumuzda gerçekleşen olaylar sonucunda oluşan karbondioksit, üre, tuz, fazla miktarda bulunan su gibi atık maddelerin dışarı atılmasına boşaltım denir. BOŞALTIM SİSTEMİ

Detaylı

BİREYSELLEŞTİRİLMİŞ FEN VE TEKNOLOJİ DERSİ EĞİTİM PLANI

BİREYSELLEŞTİRİLMİŞ FEN VE TEKNOLOJİ DERSİ EĞİTİM PLANI BİREYSELLEŞTİRİLMİŞ FEN VE TEKNOLOJİ DERSİ EĞİTİM PLANI DİSİPLİN/ GELİŞİM ALANI: UZUN DÖNEMLİ AMAÇ: - Vücudumuz bilmecesini çözelim - Maddeyi tanıyalım - Kuvvet ve hareket - Işık ve ses - Canlılar dünyasını

Detaylı

T.C. ÇALIŞMA VE SOSYAL GÜVENLİK BAKANLIĞI İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ GENEL MÜDÜRLÜĞÜ. Muhammed Furkan KAHRAMAN

T.C. ÇALIŞMA VE SOSYAL GÜVENLİK BAKANLIĞI İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ GENEL MÜDÜRLÜĞÜ. Muhammed Furkan KAHRAMAN T.C. ÇALIŞMA VE SOSYAL GÜVENLİK BAKANLIĞI İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ GENEL MÜDÜRLÜĞÜ «DOĞRU» «YANLIŞ» Muhammed Furkan KAHRAMAN İş Sağlığı ve Güvenliği Uzmanı Endüstri Yüksek Mühendisi Mayıs, 2014 Tanım Ergonomi

Detaylı

VÜCUDUN TEMEL PARÇALARI. 1) Baş-boyun 2)Gövde 3)Ekstremiteler (Kollar ve bacaklar)

VÜCUDUN TEMEL PARÇALARI. 1) Baş-boyun 2)Gövde 3)Ekstremiteler (Kollar ve bacaklar) VÜCUDUN TEMEL PARÇALARI 1) Baş-boyun 2)Gövde 3)Ekstremiteler (Kollar ve bacaklar) 1)BAŞ a)yüz b)kranium (Kafatası) 2) GÖVDE a)toraks (Göğüs kafesi) b)karın 3) EKSTREMİTELER a)üst ekstremiteler b)alt ekstremiteler

Detaylı

VUCUDUMUZ BILMECESINI COZELIM

VUCUDUMUZ BILMECESINI COZELIM 4.SINIF VUCUDUMUZ BILMECESINI COZELIM İSKELET İSKELET Vücuda şekil veren, iç organlara destek sağlayan ve onları koruyan, vücudumuzdaki tüm kemiklerin bir araya gelerek oluşturduğu yapıya iskelet denir.

Detaylı

B unl a r ı B i l i yor mus unuz? MİTOZ. Canlının en küçük yapı biriminin hücre olduğunu 6. sınıfta öğrenmiştik. Hücreler; hücre zarı,

B unl a r ı B i l i yor mus unuz? MİTOZ. Canlının en küçük yapı biriminin hücre olduğunu 6. sınıfta öğrenmiştik. Hücreler; hücre zarı, MİTOZ Canlının en küçük yapı biriminin hücre olduğunu 6. sınıfta öğrenmiştik. Hücreler; hücre zarı, sitoplazma ve çekirdekten meydana gelmiştir. Hücreler büyüme ve gelişme sonucunda belli bir olgunluğa

Detaylı

11. SINIF KONU ANLATIMI 29 ENDOKRİN SİSTEM 4 BÖBREK ÜSTÜ BEZLERİ (ADRENAL BEZLER)

11. SINIF KONU ANLATIMI 29 ENDOKRİN SİSTEM 4 BÖBREK ÜSTÜ BEZLERİ (ADRENAL BEZLER) 11. SINIF KONU ANLATIMI 29 ENDOKRİN SİSTEM 4 BÖBREK ÜSTÜ BEZLERİ (ADRENAL BEZLER) BÖBREK ÜSTÜ BEZLERİ (ADRENAL BEZ) Her bir böbreğin üst kısmında bulunan endokrin bezdir. Böbrekler ile doğrudan bir bağlantısı

Detaylı

Fizyoloji ve Davranış

Fizyoloji ve Davranış Fizyoloji ve Davranış sorular sorular - sorular Farketmeden sıcak sobaya dokunduğunuzda hemen elinizi çekersiniz. Bu kısa sürede vücudunuzda neler olur? Kafein, esrar, alkol v.b.nin vücudunuzda ne tür

Detaylı

KASLAR (MUSCLE) 6. HAFTA. Yrd. Doç. Dr. Kadri KULUALP Yrd. Doç. Dr. Önder AYTEKİN

KASLAR (MUSCLE) 6. HAFTA. Yrd. Doç. Dr. Kadri KULUALP Yrd. Doç. Dr. Önder AYTEKİN KASLAR (MUSCLE) 6. HAFTA Yrd. Doç. Dr. Kadri KULUALP Yrd. Doç. Dr. Önder AYTEKİN KAS (MUSCLE) Hareket sisteminin aktif elemanları kaslardır. Kasın Latincesi, küçük fare anlamına gelen Musculus sözcüğüdür.

Detaylı

4. SINIF VÜCUDUMUZ BİLMECESİNİ ÇÖZELİM TÜM KONULARIN ÖZETİ

4. SINIF VÜCUDUMUZ BİLMECESİNİ ÇÖZELİM TÜM KONULARIN ÖZETİ İSKELET VE KAS İLİŞKİSİ Kaslar iskeletle birlikte hem hareket etmemizi sağlar hem de bedenimize destek olur. İskeletin dikliği ve bedenin şekil alması kaslar sayesinde olur. Kaslar bazı organları oluşturur

Detaylı

FEN VE TEKNOLOJİ KAZIM ÖZALP ORTAOKULU 6.SINIF 5.ÜNİTE VÜCUDUMUZDA SİSTEMLER

FEN VE TEKNOLOJİ KAZIM ÖZALP ORTAOKULU 6.SINIF 5.ÜNİTE VÜCUDUMUZDA SİSTEMLER DESTEK VE HAREKET SİSTEMİ İnsanlar ve hayvanlar hareket etme özeliğine sahiptirler. Bu hareketlerin büyük bir kısmı besin bulma, düşmanda kaçma, göç etme ve yaşadığı alanı savunma gibi gereksinimlerden

Detaylı

Fizik Antropoloji Anabilim Dalına ait dersler, Antropoloji Lisans Programı dahilinde verilmektedir. Fizik Antropolojiye Giriş.

Fizik Antropoloji Anabilim Dalına ait dersler, Antropoloji Lisans Programı dahilinde verilmektedir. Fizik Antropolojiye Giriş. Fizik Antropoloji Anabilim Dalına ait dersler, Antropoloji Lisans Programı dahilinde verilmektedir. Fizik Antropolojiye Giriş Bu ders içerisinde, Fizik Antropolojinin tarihsel gelişimi, çalışma alanları,

Detaylı

Fen Bilimleri Kazanım Defteri

Fen Bilimleri Kazanım Defteri Fen Bilimleri Bir Bakışta Önemli noktalar... Akılda kalıcı özet bilgi alanları... Konu özetleri için ayrılmış bölümler... Boşluk doldurma alanları... Tudem önlendirme sınavlarında çıkmış sorular... 2 Konuyu

Detaylı

İÇİNDEKİLER. Giriş Birinci Bölüm ERGONOMİYE GİRİŞ

İÇİNDEKİLER. Giriş Birinci Bölüm ERGONOMİYE GİRİŞ İÇİNDEKİLER Giriş... 1 Birinci Bölüm ERGONOMİYE GİRİŞ I. Ergonomi... 5 II. Ergonomist... 7 III. Ergonominin Tarihi Gelişimi... 7 A. Dünya da Ergonominin Gelişimi... 8 B. Türkiye de Ergonominin Durumu...

Detaylı

DESTEK VE HAREKET SİSTEMİ

DESTEK VE HAREKET SİSTEMİ DESTEK VE HAREKET SİSTEMİ Canlıların en küçük yapı biriminin hücre olduğunu, hücrelerin bir araya gelerek dokuları, dokuların bir araya gelerek organları, organların bir araya gelerek sistemleri oluşturduğunu

Detaylı

DERS : ÇOCUK RUH SAĞLIĞI KONU : KİŞİLİ ETKİLEYEN FAKTÖRLER

DERS : ÇOCUK RUH SAĞLIĞI KONU : KİŞİLİ ETKİLEYEN FAKTÖRLER DERS : ÇOCUK RUH SAĞLIĞI KONU : KİŞİLİ ETKİLEYEN FAKTÖRLER A) BİYOLOJİK ETMENLER KALITIM İÇ SALGI BEZLERİ B) ÇEVRE A) BİYOLOJİK ETMENLER 1. KALITIM Anne ve babadan genler yoluyla bebeğe geçen özelliklerdir.

Detaylı

İÇİNDEKİLER ÖNSÖZ... III

İÇİNDEKİLER ÖNSÖZ... III İÇİNDEKİLER ÖNSÖZ... III 1: DİYABET...1 Diabetes insipedius...2 Diabetes mellitus...2 Diyabetin Etkileri...3 Belirtiler...4 Nedenler...4 Tedavi...4 Bitkilerin Rolü...5 Tıbbi Faydaları...6 2: KARACİĞER

Detaylı

BÜYÜME. Vücudun ya da vücut bölümlerinin boyut olarak artması Yaşamın ilk 20 yılında görülen en önemli biyolojik süreçtir.

BÜYÜME. Vücudun ya da vücut bölümlerinin boyut olarak artması Yaşamın ilk 20 yılında görülen en önemli biyolojik süreçtir. BÜYÜME Vücudun ya da vücut bölümlerinin boyut olarak artması Yaşamın ilk 20 yılında görülen en önemli biyolojik süreçtir. 2 BÜYÜME Örneğin doku büyümesi gerçekleşerek vücut ağırlığı ve boy uzunluğunda

Detaylı

DUYUSAL ve MOTOR MEKANİZMALAR

DUYUSAL ve MOTOR MEKANİZMALAR DUYUSAL ve MOTOR MEKANİZMALAR Duyu Algılama, Tepki Verme ve Beyin Algılama beyinsel analiz tepki Sıcaklık, ışık, ses, koku duyu reseptörleri: elektriksel uyarılara dönüşür Uyarı beyin korteksindeki talamus

Detaylı

KAN BASINCI (TANSĐYON) Prof. Dr. Erdal ZORBA

KAN BASINCI (TANSĐYON) Prof. Dr. Erdal ZORBA KAN BASINCI (TANSĐYON) VE SAĞLIK Prof. Dr. Erdal ZORBA KAN BASINCI (TANSĐYON) VE SAĞLIK Kalbimiz günde 24 saat hiç durmamaksızın kan pompalama görevini yerine getirir. Kan basıncı, kalbin kanı vücudun

Detaylı

4- Solunum Sisteminin Çalışması : Solunum sistemi soluk (nefes) alıp verme olayları sayesinde çalışır.

4- Solunum Sisteminin Çalışması : Solunum sistemi soluk (nefes) alıp verme olayları sayesinde çalışır. SOLUNUM SİSTEMİ Canlılar yaşamsal faaliyetlerini sürdürebilmek için enerjiye ihtiyaç duyarlar. İhtiyaç duyulan bu enerji besinlerden karşılanır. Hücre içerisinde besinlerden enerjinin üretilebilmesi için,

Detaylı